Yine seçimi ertelemeye çalışıyorlar!

Deprem haberini duyar duymaz aklına seçim düşen muhalefetten ardı ardına açıklamalar geliyor. İki hafta öncesine kadar iktidarı seçimleri öne çektiği (14 Mayıs) için eleştirenler, bu kez iktidarın depremin yaratacağı olumsuz hava nedeniyle seçimleri ertelemek istediği yönünde bir propagandaya başladılar. İyi Partili Koray Aydın'ın depremin kritik saatlerinde Murat Yetkin'e, "İktidar buradan bir şamar yer" demesi bu ruh halinin özeti. Ne var ki atılan tüm oltalara rağmen hükümet cephesinden bu yönde bir sinyal gelmedi. Kim konuşsa "İşimiz başımızdan aşkın, böyle bir gündemimiz yok" cevabını verdi. Sonunda aradıkları malzemeyi yine "kullanışlı AKP'lilerin" önde gideni Bülent Arınç'ın "Seçimler ertelenmeli" çıkışında buldular. Eleştiriler üzerine binlerce insandan "teşekkürler" aldığını söyleyen Arınç da dün tartışmayı daha ajitatif bir düzleme çekmek için çırpınıyordu... Halk TV'ye, "Savaş hali dışında olmazmış. Ayet-i kerime mi var" açıklamasını yaptı. Derdi başından aşkın milletin seçim tartışmasıyla kaybedecek vakti yok. Anayasa da ortada, YSK bütün imkânlarını seferber edip seçimlerin ilan edildiği gibi 14 Mayıs'ta yapılacağını açıklamalı. Ters manyellerden devreleri yanan seçmen de seçimleri kimin ertelemek istediğini, sandıktan korktuğunu açıkça görmeli. SIRLARINI DA BERABERİNDE GÖTÜRDÜ 7 Mayıs 2006'da Danıştay İkinci Dairesi'ne silahlı saldırı düzenleyen avukat Alparslan Arslan'ın Maltepe Cezaevi'nde intihar ettiği iddia edildi. Basının, cinayet esnasında "tekbir" getirdiğini yazdığı Arslan'ın bu girişimi kamuoyunda "Laik Cumhuriyet'e yönelik bir girişim" olarak değerlendirilmişti. Ne var ki Cumhuriyet mitingleri, e-muhtıra, Hrant Dink suikastı ve misyoner