Suriye devleti PKK'ya izin vermeyecek, darısı başımıza!
PKK, Suriye'deki ABD askeri varlığını gereksiz bir maliyet olarak gören Trump 20 Ocak'ta koltuğa oturana kadar vakit kazanmak istiyor. Böylece Suriye dosyası Trump'ın önüne gelince eski ABD yönetiminin kendilerine sağladığı ayrıcalıkları korumayı hedefliyor.
Ama deniz bitti. PKK'ya ülkenin kuzeyini teslim eden Esad, cehennemin dibine gitti. Artık PKK'nın Suriye'deki varlığı yalnızca ABD ve Türkiye arasında bir mesele değil.
Türkiye gibi bölge ülkelerinin yanı sıra, Avrupa ve hatta Rusya tarafından meşru görülen Suriye'deki yeni yönetim de ülkenin tarım, su ve petrol havzasını PKK'ya bırakamaz. Yönetim böyle bir dayatmaya razı olsa bile bölgede ezici çoğunluğa sahip Arap aşiretleri bu soygunun, gasbın devamına müsaade etmez.
Nitekim Suriye'nin geçiş sürecindeki lideri Ahmed eş-Şara bu konuda kararlı. Suriye'de dış destekli terör partilerine izin vermeyecek. Geçtiğimiz gün de ülkedeki bütün gruplarla silah bırakıp Savunma Bakanlığı çatısı altına girmeleri konusunda mutabakata vardıklarını açıkladı. PKK'nın kılıfı olan ABD destekli SDG elbette bu anlaşmanın dışında kaldı.
İstedikleri kadar oyalasınlar, Suriye'nin kuzeyindeki PKK'nın işi bitti. ABD'nin arkasından çekildiğini gören Kürt gruplar, yeniden yapılanan Suriye'nin geleceğinde meşru bir aktör olarak yer almak dururken PKK'nın peşinde maceralara sürüklenmez.
"Darısı başımıza, Suriye'de PKK devleti vaat eden ABD'ye güvenip Türkiye'deki çözüm sürecini çöpe atan DEM Parti de belki kendine gelir" diyeceğim ama nerede
İddia ediyorum, DEM Parti Diyarbakır Milletvekili Ceylan Akça'nın dün TBMM çatısı altında sarf ettiği şu sözleri PKK'lı Mazlum Kobani bile yeni Suriye devletine söyleyemez:
"Bizim topraklarımızın üstüne baraj kurup sonra o barajlardan edindiğiniz elektriği bize fahiş fiyatlarla satmak sizin hakkınız değildir!"
Bunun adı demokrasi değil, terörün vesayetine teslimiyet.
PUTİN İLE ERDOĞAN'IN DİYALOĞU HAYATİ
Güya Kremlin'e bağlı Sputnik gibi yayın organlarına çökmüş Okyanus ötesi unsurlar, Suriye Devrimi'nin ilk günlerinden beri Türkiye ile Rusya'nın arasını mayınlamak için yırtınıyorlar. Amaçları, Rusya'yı da Suriye'de İran gibi mutlak kaybedenlerin arasına sokmak.
Ama Putin bu etki ajanlarının manipülasyonuna gelip hata yapacak bir çaylak değil. Rusya'yı ayağa kaldıran ve 24 yıldır ayakta tutmayı başaran kurt bir liderden söz ediyoruz.
Evet, Suriye'de rüzgârın Rusya'dan yana esmediği ortada. Ne var ki devrilen Esad, Putin için yeri doldurulamaz bir aktör değil. Türkiye ve yönetimle sıkı bir işbirliğine girerek Suriye devletiyle yaptığı anlaşmaların kazanımlarını koruyabilir. Üstelik de eskinin aksine daha az askeri riske girerek.
Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov'un dünkü açıklamasının satır başları da Putin'in olan biteni çok iyi okuduğunun ve rasyonalitesini koruduğunun açık göstergesi:
- Şara, ülkelerimizin ilişkilerini uzun süreli ve stratejik olarak nitelendirdi. Bu yaklaşımı destekliyoruz. Suriye ile her alanda işbirliğini sürdürme