PKK saldırılarının mesajı ne

9 şehit verdiğimiz Kuzey Irak'taki PKK saldırısı hala "kötü hava koşulları" ekseninde tartışılıyor. PKK'yı harekete geçirenin olumsuz hava koşulları olduğu dile getiriliyor. Mevzu, eskinin dinamikleriyle oluşturulan dar bir alana, yerele hapsediliyor.
Oysa PKK sadece 7 Ekim'den bu yana onlarca saldırı düzenledi. Toplam 31 şehit verdik.
ABD'li komutanlarca sevk ve idare edilen, donatılan; İsrail başta olmak bazı devletlerin istihbarat servislerince beslenen PKK-YPG'nin bir iradesi yok. Verilen emirleri, parça başı işleri sorgulamaya şansı yok.
Dolayısıyla bakmamız gereken cambaz değil, terör eylemiyle verilen mesaj.
Ekranlardan "ABD'nin planla değişti, Orta Doğu artık önceliği değil, Çin'e odaklandılar" diye nutuk atanlar, küresel propagandaya alet oluyorlar.
İsrail'in, Filistin'de fitilini ateşlediği savaşı bölge ülkelerine yaymak için başlattığı terör eylemlerini, suikastları; Doğu Akdeniz'i, Kızıl Denizi dolduran uçak gemilerini görmezden gelmek mümkün mü
Dünyanın tüm enerjisi bulunduğumuz coğrafyada yoğunlaşmış durumda.
Rakiplerimiz de bölgede oluşan otorite boşluğunda Türkiye'nin ulusal güvenliğini ve çıkarlarını korumak yolunda yürüttüğü sınır ötesi faaliyetlerini, genişleyen nüfuz alanını durdurmak istiyorlar.
Yaklaşan yerel seçim öncesinde, kamuoyunda Türkiye'nin bölgesel ve küresel çıkarlarından feragat etmesinin yolunu açacak tartışmaları başlatmak istiyorlar.
Mesajları da gayet açık... "Türkiye'ye kabuğuna çekil, haddini aşma, yoksa biz seni içeriyle meşgul ederiz" diyorlar.
Türkiye'yi hedef alan bu operasyona cevabımız mümkün olan en yüksek konsesüsle verilmeli.
Bu noktada siyaset önemli rol düşüyor. İyi Parti'nin süreci doğru okuyup gösterdiği yurtsever refleks, konuyu ucuz siyasi polemiklere kurban etmemesi, iktidarla kurduğu diyalog umut verici.
Özgür Özel'in CHP'si ise hiç oralı değil. Küçük yerel hesaplar peşinde DEM'le demlenmeye, bindiği dalı kesmeye devam ediyor.
Partisini, SHP-DEHAP ittifakının damgasını vurduğu 94 seçimlerindeki gibi bir sona doğru yürütüyor, farkında bile değil.


UCM'Yİ KÜÇÜMSEMEYİN, İSRAİL TESCİLLENİYOR
Güney Afrika'nın Lahey'de İsrail'i soykırım suçladığı davada tarihe altın değerinde şerhler düşülüyor.
İsrail'in Uluslararası Ceza Mahkemesi kararlarını umursamadığını düşünüyor olabilirsiniz. Emin olun Tel Aviv'dekilerin uykuları kaçıyor. Zira ilk kez dünyada böylesine geniş bir cephede meşruiyetleri sorgulanıyor.
Bu tarihi davayı dünya gündeminden düşürmemeliyiz.


ARTIK NAZİ FİLMLERİ İZLEYEMİYORUM
Filistin'deki soykırımı başladığında, Gazzelileri Nazilere benzeten küresel medyaya ve egemenlere bakıp, İkinci Dünya Savaşı'na dair kabullerimi sorgulamaya başladığımı yazmıştım.