KKTC'de mesele başörtüsü değil, sen hâlâ anlamadın mı

Bir süredir Türkiye'de basının en önemli gündemlerinden birisi KKTC.
Zira cumhurbaşkanlığı seçimlerinin yaklaştığı adada birbiriyle bağlantılı şaşırtıcı gelişmeler yaşanıyor. İlki, bir ortaokul öğrencisinin okulların kapanmasına iki ay kala başörtüsüyle derslere girmek istemesi ve Öğretmenler Sendikası'nın ortalığı ayağa kaldırmasıyla başlayan gerginlik. Diğeri ise bu süreçte Avrupa Birliği'nin markaja aldığı bazı Türk cumhuriyetlerinin Güney Kıbrıs Rum Kesimi'nde (GKRY) diplomatik temsilcilik açma kararı almaları. KKTC'de İsrail'in faaliyetlerini yoğunlaştırdığına ve GKRY'de milis güçlerin hazırlandığına dair iddialar da var.
Meslek hayatımda, dışarıdan yapılan analizlerin gerçeği ıskaladığına sahada pek çok kez şahit oldum. Bu yüzden olan biteni yerinde gözlemlemek ve atmosferi hissetmek için KKTC'ye geldim. İki gün geçirdiğim Lefkoşa'da siyasilerle ve sokaktaki vatandaşla görüştüm. Manzaranın tam olarak Türkiye'den göründüğü gibi olmadığını gördüm.
Bu köşede birkaç gün sizlere dinlediklerimi, gördüklerimi ve adadaki gündelik hayata dair gözlemlerimi aktaracağım.


GKRY'DE TEMSİLCİLİK AÇAN TÜRK CUMHURİYETLERİ KKTC'DE DE AÇSINLAR
Lefkoşa'daki ilk durağım, İngiliz idaresi zamanında Lefkoşa'nın Quirini (Cephane) Burcu üzerinde inşa edilen şirin Cumhurbaşkanlığı Sarayı oldu. Cumhurbaşkanı Ersin Tatar'la uzun bir sohbet yaptık.
Sayın Cumhurbaşkanı, başörtüsü tartışmasının adanın gerçekliğiyle uyuşmayan yapay bir gündem olduğunu söylüyor. Muhalefet cephesinin körüklediği bu tartışmanın asırlardır onca baskıya, katliama ve ayrımcılığa rağmen dinine ve kimliğine sahip çıkan Kıbrıs Türk halkına karşı büyük haksızlık olduğunun altını çiziyor.
KKTC'de ABD, İngiltere ve Rusya gibi devletlerin diplomatik temsilcilikleri olduğunu hatırlatan Tatar'ın Türk cumhuriyetlerine de bir çağrısı var:
"Tamam bir şey demiyorum ama madem GKRY'de temsilcilik açmaya karar verdiler, o hâlde KKTC'de de açsınlar. Üstelik burada binlerce Türkmen, Özbek, Kazak, Kırgız kardeşimiz var. Güneyde böyle bir Türk kökenli nüfus yok."


MUHALEFET, TÜRKİYE'DEN GELEN SUYA BİLE KARŞI
Tatar, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Kıbrıs davasındaki kararlı duruşunun ve Ankara'nın dev yatırımlarının Kıbrıs Türklerinin güvenliği, refahı ve geleceği için en hayati konu olduğunun altını kalınca çiziyor.
CTP Lideri Tufan Erhürman'ın GKRY'deki komünist AKEL partisinin "Adada iki devlet olamaz" tezini savunduğunu ve muhalefetin KKTC'ye karşı ihanet içinde olduğunu anlatan Cumhurbaşkanı Tatar, "KKTC'ye can veren su projesinden tutun da yeni havalimanı inşaatına kadar Türkiye'nin dev yatırımlarına bile karşılar. Sorsan, inşaatı bitmek üzere olan Yeni Cumhurbaşkanlığı ve Parlamento Külliyesi'ni bile istemiyorlar, ama şimdiden Meclis'te kimin hangi odayı kapacağının kavgasına tutuştular" diyor.


İSRAİLLİLERİN KKTC'DE TOPRAK ALDIĞI İDDİALARI SPEKÜLASYON
İsraillilerin KKTC'de toprak aldığına dair iddiaları sorduğum Cumhurbaşkanı Tatar net cevap veriyor:
"Yok öyle bir şey. Bunlar spekülasyon. Yabancı yatırımcılara dair tüm hareketler titizlikle takip ediliyor.