Kılıçdaroğlu aday olmaya gerçekten kararlı mı

Kemal Kılıçdaroğlu'nun Türk siyasetindeki pozisyonunun hakikaten eşi benzeri yok. Ülkedeki ana muhalefet lideri, partisinin başına geldiği günden beri iktidarda olan rakibinin karşısına yüz yüze çıkmaya cesaret edemiyor. Ringde Erdoğan'ın karşısına hep başkasını çıkarıyor. Ama seyirci koltuğundan kendisi dövüşüyormuş gibi racon kesiyor, havayı yumrukluyor. Üstelik, adamları yerine yenildikçe o kazanmış sayılıyor... CHP Genel Başkanı koltuğunda kurultay bile yapma gereği durmadan oturmayı başarıyor. Dünyanın hiçbir ülkesinde böylesine bir manzaraya rastlayamazsınız. Adama, "Rakibinin daha iyi olduğunu, karşısında şansının olmadığını kabul ederek o koltukta nasıl oturursun" diye sorarlar. Ne var ki ülkedeki muhalefet blokunun hedefi iktidar değil. Muhalefetin iktidarında kalmak yeterli. Hem sorumluluk yok hem de rant yerinde... Bu yüzden şakşakçılar, liyakatsiz liderleri mutlular. Kılıçdaroğlu'nun bu sefer iddialı imalarda bulunmasına, "Önümden çekilin" falan demesine bakmayın siz... Görmüyor musunuz, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "Yüreği yetip 2023'te cumhurbaşkanı adayı olacak mı olmayacak mı" şeklindeki düello teklifine hâlâ "temiz bir evet" cevabı veremiyor. Çünkü sanıldığının aksine iş Kılıçdaroğlu'nun bir karar vermesine bakmıyor. Dış karar vericilerden bahsetmiyorum... Millet İttifakı'nda, hatta parti içinde bile Kemal Bey'in kazanacağına dair en ufak bir hava yok. CHP'li, İyi Partili, Saadetli, HDP'li kiminle konuşsam daha "Kılıçdaroğlu olsun, kazanır" diyene rastlamadım. Bence Kemal Bey'in tek umudu, ülkeyi 6 kişilik bir komite olarak yöneteceklerini söyleyen Davutoğlu gibi bileşenlerden oluşan masanın adaylığına arıza çıkarma potansiyeli. Nasıl olsa, büyük oynayan