Evet, yine onlar

Sabah muhabiri Yusuf Özdemir'in dünkü özel haberini okudunuz mu
Yusuf, Beşiktaş Belediyesi'ndeki yolsuzluk operasyonu kapsamında bir çalışanın savcılığa ulaştırdığı listeyi yayınladı. Dava dosyasına giren harcama belgelerinde rüşvetten elde edildiği düşünülen paraların bazı "gazetecilere" aktarıldığı görülüyor. Habere göre meblağ 56 milyon lira.
Adlarını tekrar etmeme gerek var mı
Bu kaçıncı skandal.
Evet, yıllardır meslektaşlarına tek bir somut delil gösteremeden "yandaş" yaftası yapıştırıp bağımsız, muhalif pozları kesen kim varsa orada.
Kemal Kılıçdaroğlu'ndan Muharrem İnce'ye, Barış Yarkadaş'tan Eren Erdem'e, ne kadar CHP'li varsa belediyeden beslenen bu ekibin robot resimlerini defalarca çizdi.
Onlar da kendilerini gizleyemiyorlar artık.
İBB'deki yolsuzluk soruşturmasının baş zanlısı bile, onlarca en yakın çalışma arkadaşının iddiaları ile ilgili susma hakkını kullanırken, şereflerini, namuslarını ortaya koyarak "yalan" diye yırtınıyorlar. Yırtınmak zorundalar.

***


KENDİ DÜŞEN AĞLAMAZ
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın İtalya ve Libya liderleriyle İstanbul'da bir araya gelmesi Yunanistan'ı sarstı.
Yunan muhalefeti "Hezimet" diyor. Basın "Meloni bizi sattı" diye veryansın ediyor.
Kendi düşen ağlamaz. Yunanistan İsrail'le ittifaka soyunmak yerine komşusunun uzattığı zeytin dalını almaya cesaret etseydi Akdeniz'de çırak çıkmazdı.

***


GÜNAYDIN
DEM Eşbaşkanı Tuncer Bakırhan "Medyanın bir kısmı ülke bölünüyor diye başlık atıyor, deyim yerindeyse öküz altında buzağı arıyorlar. 3 sayfalık bir metin içerisinde iki kelimeyi cımbızlayıp onun üzerinden bir algı oluşturuyorlar. Bizi çok şaşırttı. Muhalif medyanın durduğu yer gerçekten bu olmamalıydı" diyor.
Muhalif medya dediği ne zaman süreci destekledi ki Bakırhan hayal kırıklığına uğruyor Çözüm Süreci'nde tavırları neyse şimdi de o. "Öcalan'ı salacaklar" demekten başka ne söylediler

***


VAR MI ÖYLE AĞZIMIZA BİR PARMAK BAL ÇALIP GİTMEK ÖZGÜR BEY
Özgür Özel, yolsuzluk soruşturmasından tutuklu olan İmamoğlu'nun duruşmalarının TRT'den yayınlanması için çağrı yapmış, "Hodri meydan" demişti.
Devlet Bahçeli kendisine "Madem bu talebinde ısrarlıdır, madem milletimizin her şeyi birebir takibinden yanadır. O halde biz de bu beklentinin makul ve meşru değerlendirilerek ak koyunun kara