28 Mayıs seçimlerinin üzerinden bir yıl geçmeden muhalefet sallanmaya devam ediyor.
Kuşkusuz en dramatik yıkım, seçim yenilgisinin ardından lider değişikliğiyle, "taze kan" ve "değişim" söylemiyle krizi aşmaya çalışan CHP'de gözleniyor.
Özgür Özel, 2019 yerel seçimlerinde DEM, İyi Parti ve Zafer Partisi gibi beş benzemezi yan yana getiren masayı yeniden toplayamadı. Günah keçisi ilan edilen Kılıçdaroğlu'nu bile aratıyor.
Partinin aday belirleme sürecindeki kaos, iç kavgalar, siyasetin matematiğine aykırı tercihler, seçmene Genel Merkez'deki değişimin rantın el değiştirmesinden başka bir şey olmadığını gösteriyor.
Veli Ağababa'lar, Aykut Erdoğdu'lar "yeni" diye seçmenin önüne konuluyor. Düşünün partinin kalesi diye anılan Hatay'da bile ilan ettikleri adayın arkasından iş çevirip şarkıcı Haluk Levent'e teklif götürüyorlar.
6 Şubat depreminin en sert vurduğu Hatay'daki seçmeni sahne sanatçılarıyla ikna etmeye çalışan akıl, CHP'yi duvara doğru hızla sürüyor.
31 Mart seçimlerinde bilançoyu açıkça göreceğiz.
Diğer muhalefet partilerinin zararı ise kısmen tolere edilebilir seviyede. İyi Parti ve DEM de CHP içi iktidar mücadelesinin şekillendirdiği gidişatın farkında. Yenilginin faturasına bir kez daha ortak olmamak için kendi adaylarıyla yarışa giriyorlar.
2028 cumhurbaşkanlığı hedefine CHP'ye sıkışıp kalmadan, daha sağ bir alternatifle ulaşmaya hazırlanan İmamoğlu bile mümkün olsa seçime bağımsız girer.

DEM'DEN İSTANBUL'DA 'HAVUÇ ADAY' İDDİALARINA NET YANIT
Dün partisinin grup toplantısında konuşan DEM Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan sert bir konuşma yaptı. Başak Demirtaş'ın her kesimden destek alan İBB adaylığının veto edilmesinin ardından açıklanan adayların tavşan (göstermelik) olduğu yönündeki iddialara net yanıtlar verdi.
"Meral Danış Beştaş'ı İstanbul'a öylesine boy göstermek için değil, kazanmak için gönderiyoruz" dedi.
Yetinmedi, "Bizim yolumuz müteahhitler ile rantçılar arasında tercih yapmak değildi" diyerek İmamoğlu'nu da gömdü.
İtiraf edeyim, şaşırdım.
"Seçimlerde ittifak yapın, masaya oturun" diye emir veren Kandil'den ne cevap gelecek merak ediyorum.

İSRAİL'İN ARTIK ASTARI, YÜZÜNDEN PAHALIYA GELİYOR
İsrail, İkinci Dünya Savaşı'nın galipleri tarafından Müslüman coğrafyanın göbeğine yerleştirilmiş bir askeri üs.
İşlevi de malum. Enerji kaynaklarının ve ticaret yollarının kontrolüne sahip bu bölgeyi terörize etmek. Düşük yoğunluklu savaşı sürekli kılmak. Komşularıyla ve taşeron terör örgütleriyle meşgul edilen ülkelerde istikrarsız