Boğaz da İzmir Körfezi'ne dönmesin
Siyaha dönen, can çekişen İzmir Körfezi'ne baktıkça insan ister istemez İstanbul Boğazı için de kaygılanıyor.
Zira İzmir'in acziyet ifade etmekten başka şey yapamayan belediye başkanından bile daha vurdumduymaz bir yöneticimiz var.
Hakkını yemeyelim, Cemil Tugay hiç olmazsa ortada bir sorun olduğunun farkında.
Bizimki ise evine tekneyle ulaştığı hâlde Boğaz'ın ne kadar kirlendiğini görmüyor. Yılda bir sahildeki bankları yeniletmekle meşgul.
Oysa başkan, mal beyanına eklemedikleri de dâhil Boğaz'a nazır villalarından herhangi birinde otururken bile kafasını kaldırıp baksa, Baltalimanı Atıksu ve Kanalizasyon Arıtma tesisinin hemen önünden Boğaz'a akan lağımı görecek mesela.
Ama tabii bunlar İstanbul'u yönetmek için "temel atmama törenleriyle" oylarımıza talip olan, sonra da dediğini yapıp 2028 hayalleriyle bizleri unutan İmamoğlu için teferruat.
GUVENİLİRGİDA.TARİMORMAN.GOV.TR
Ekonominin tüm doğal dengelerinin altüst edildiği pandemiden beri kâr marjları misliyle arttı.
Üstelik maliyet hesabının unutulduğu, "tutturabildiğine" mantığının egemen olduğu piyasada sadece fiyatlar artmıyor. Fahiş etiketli ürünlerin kalitesi de halk sağlığını tehdit edecek boyutta düşüyor.
Tarım ve Orman Bakanlığı geçtiğimiz gün taklit-tağşiş yapılan ve sağlığı tehlikeye düşürebilecek gıdalar listesini yayınladı.
Listede kişilerin hayatını ve sağlığını tehlikeye düşürecek şekilde bozulmuş ve değiştirilmiş 56 farklı ürün ve taklit-tağşiş yapıldığı kesinleşmiş 463 farklı ürün var.
Çoğu da cep yakan ürünleriyle tanınmış markalar.
"guvenilirgida.tarimorman. gov.tr" adresi elinizin altında olsun.
MEZARI BIRAK CEZAYA BAK
15 yıl önce Münevver Karabulut'u vahşice öldüren Cem Garipoğlu'nun mezarının açılmasına karar verildiğinde nafile bir çaba demiştim.
Mezar açıldı. Ceset adli tıpta.
Dün Karabulut ailesinin avukatının konuyla ilgili açıklamaları da DNA testinin hiçbir öneminin olmadığının, kamuoyunun çoktan hüküm verdiğinin kanıtı.
Yargıyı oyalamaktan başka bir işe yaramayacağını düşündüğüm girişimle ilgili benim asıl ilgimi çeken ise avukatın şu sözleri oldu:
"(Cem Garipoğlu) Alabileceği en ağır cezayı alarak 24 yıl hapis cezası aldı. 15 yıl cezaevinde kalacaktı, bu ay tahliye olmuş olacaktı!"
Gencecik bir kızı sapıkça zevkleri için boğazını testereyle keserek öldüren bir psikopata verebileceğimiz en ağır ceza bu mu
AHMET YEŞİLTEPE'DEN SİYONİST ÇIKMAZ
NTV'den Ahmet Yeşiltepe, İran'ın Tel Aviv'i vurduğu gece ekranda yaptığı şu yorum nedeniyle nefret