Zeydan Karalar: Bir Komplonun Gölgesinde Dürüst Bir Başkan

Adana'nın son yıllarda gördüğü en çalışkan, en halkçı ve en dürüst belediye başkanlarından biri olan Zeydan Karalar'ın tutuklanması, sadece hukuki değil, aynı zamanda vicdani bir tartışmanın da fitilini ateşlemiştir. Bu gelişme karşısında içim sızlıyor. Çünkü ben sadece bir gazeteci olarak değil, aynı zamanda kendisini yıllardır tanıyan, komşusu olmuş, dostluğu ve kardeşliğiyle onur duyduğum biri olarak yazıyorum bu satırları.

Zeydan Karalar, siyasetçinin ötesinde bir adamdır. Gösterişten, şatafattan, paradan puldan uzak duran; halkın sofrasına oturup aynı tabaktan yiyen, gece yarısı mahalleleri denetleyen, belediyeyi kendi evi gibi gören bir isimdir. Yıllardır bu şehirde biriktirdiği tek şey halkın sevgisi ve güvenidir. Şimdi ise bir komplo ile karşı karşıya olduğuna inanıyorum.

Elbette hukuk süreci işleyecektir. Ama bizler biliyoruz ki, bazı süreçler sıkıntılı. Eğer bugün Zeydan Karalar gibi dürüst bir insan hedef haline geliyorsa, bu onun halkla kurduğu gönül bağının ne kadar güçlü olduğunu gösterir. Çünkü halkına hizmet eden her samimi siyasetçi, bir gün mutlaka bir bedel ödemek zorunda kalır bu ülkede. Bu bir kader midir bilinmez, ama ne yazık ki tanıdık bir tablo.

Zeydan Karalar'ın yolsuzlukla, şahsi menfaatle, karanlık ilişkilerle anılması en hafif tabiriyle büyük bir iftiradır. Kendisi Adana'nın öz evladı, alın teriyle çalışan bir emek insanıdır. Yıllardır halkın gözü önünde yaşayan, arkasında şaibe bırakmayan bir başkandan söz ediyoruz. Bugün onu savunmak, aslında dürüstlük ilkesini, kamu vicdanını ve demokrasiye olan inancı savunmaktır.