İnternette dolandırıcılık tuzakları büyüyor
İnternet hayatımızı kolaylaştırmak için var ama ne yazık ki birilerinin hayatını karartmak için de kullanılıyor. Son dönemde artan dijital dolandırıcılık vakaları, "Bu işin sonu nereye varacak" sorusunu hepimize sordurtuyor. Gerçek şirketler taklit ediliyor, sahte kampanyalarla binlerce insanın cebindeki para buhar oluyor. Bu iş artık sadece bireysel tedbirle önlenebilecek sınırları çoktan aştı.
Geçtiğimiz günlerde bir arkadaşım, ülke çapında hizmet veren tanınmış bir internet ve televizyon sağlayıcısının adıyla arandı. Karşıdaki ses son derece profesyoneldi: "Altyapınız yenilendi, yeni modem almak zorundasınız. Aksi halde aboneliğiniz sonlandırılacak." Endişeyle yönlendirmelere uydu, yeni bir cihaz adı altında para ödedi. Fakat ürün gelmediği gibi, firma da ortada yoktu. Sözde kurumsal olan bu girişim, aslında profesyonelce tasarlanmış bir dolandırıcılık zinciriydi. Kayıtlara göre ödeme Antalya'daki bir hesaba gitmişti.
Aynı yöntem bu kez başka bir sektörde tekrarlandı. Sözde Kastamonu'da üretim yapan bir mobilya firması, internet mağazası üzerinden "kampanyalı sehpa satışları" yapıyor. Güzel bir site, bolca ürün görseli, detaylı açıklamalar... Sipariş veriyorsunuz, ödeme yapıyorsunuz ama ne sehpa geliyor ne de firmanın telefonu açılıyor. İlginç olan ise burada da paranın ulaştığı yer yine Antalya.
Antalya, bu tür dolandırıcılık vakalarında bir merkez haline mi geldi Bilmiyoruz.
Ama ortada bir gerçek var: Dijital dolandırıcılık artık münferit bir mesele değil, organize bir suç yapısına dönüşmüş durumda. Emniyet birimlerinin bu tür şebekelere karşı daha hızlı, daha koordineli ve daha kararlı adımlar atması gerekiyor.