Vah zavallı İsrail

Beklenen "beklenmedik gelişme" gerçekleşti. İran, İsrail'e saldırdı. Hem de ne saldırma! Savaş desek değil, barış desek değil. "Dün gece sen uyurken, Dronlar gönderdim sanaHaberin var mı Destina" Öncesinde okkalı açıklamalar yapıldı. "Hesap sorulacak Güçlü bir karşılık verilecek İsrail dersini alacak Cevabımız ağır olacak" Destina'nın haberi vardı. Bekliyordu. İsrail'in Şam'daki İran Büyükelçiliğini bombalamasının ardından bir karşılık vermesi gerekiyordu. Verilecek cevabın günü, saati ve yeri açıklanacaktı neredeyse. Dronlar gönderildi, gereken yapıldı. İşlem tamam. Zevahir kurtuldu, cevahir korundu. İran sokaklarında davul zurna ile kutlamalar yapıldığını gördük. Bir savaşa girilmiş de kazanılmış gibi. "Dersini verdik İsrail'e haddini bildirdik Güçlüyüz, kararlıyız" Halk kendinden emin. Korku yok. Ülkesine güveni ve desteği tam. Özdemir Asaf'ı rahmetle analım. "Ölüm gibi bir şey oldu ama kimse ölmedi." Savaş gibi bir şey oldu ama kimse savaşmadı. Ders gibi bir şey oldu ama kimse ders almadı. İsrail'in savaşı bölgeye yaymak istediğini biliyoruz. İran tam anlamıyla karşılık verse, İsrail'in tuzağına düşmüş olacaktı.Hiçbir hareket yapmasa, itibarını koruyamamış pozisyonuna girecekti. Kimsenin ciddi bir zarar görmediği bir formül arandı ve bulundu. Yasak savma gerçekleşti. "İsrail bir daha yaparsa çok sert cevap veririz" diye açıklama da yapıldı. Sırf imajı kurtarmak içinBoşuna masraf sayılır ama etkisi ne oldu diye bakınca, Netanyahu'nun koltuğunu sağlamlaştırmasından başka bir işe yaramadı bu dron operasyonu. İran'dan