Paşinyan yine kaşındı

Karabağ, 1991'de Ermenistan tarafından işgal edildi. Elimizden kınamaktan başka bir şey gelmiyordu maalesef. Kadim topraklar işgal altındayken, başta Azerin olmak üzere bütün Azerbaycan sanatçıları "Türk'ün şanlı bayrağını Karabağ'a asacağız" diye çığırırdı. Tabii bizim sanatçılarımız da aynı şekilde söylerdi o şarkıyı. Karadeniz ha bire çırpınıyordu. Türkiye ile Azerbaycan arasındaki bağ, dünyanın başka ülkelerinin kolay anlayabileceği türden değildir. Duygular düşünceler daima ortaktır. Üç yıl önceki savaş Azerbaycan galibiyetiyle bitince, Aliyev öyle keyifli bir mesaj yayınladı ki burada küçük çocuklar bile o sözü keyifle taklit ettiler. "Ne oldu Paşinyan" diyordu Aliyev gülerek. "Ne oldu Paşinyan, yol çekirdin Cebrayıl'a Raks edirdin, ne oldu" deyişi hâlâ kulaklarımızdadır. Zaferde kendi ürettiğimiz SİHA'ların önemli bir rolü olmuştu. Bütün dünya takdirle gördü. Sanatçılarımızın söylediği şarkının sözü de değişti. "Türk'ün şanlı bayrağını Karabağ'a asmışız biz."Ermeni ordusu yenilince, işgal ettiği toprakları terk etmek zorunda kaldı. Barış anlaşmasına oturmaktan başka çaresi yoktu Paşinyan'ın. İtibarı yere değdi. Epeyce de yerde süründü. Mağlup askerler kös kös geri çekildiler. Arkalarına baka baka giderlerken, insanlık dışı davranmaktan çekinmediler. Her tarafa mayın döşediler. Utanmazlığın, alçaklığın zirve noktası. Hâlbuki ortada bir anlaşma vardı. Anlaşma gereği mayın haritasını iki sene boyunca vermediler. Sonunda, istemeden veriyormuş gibi görünerek bir harita verdiler ama yanlış yerleri gösteriyordu harita.Ermenistan üç yıldır aklınca oyun oynuyor. Kimsenin görmeyeceğini sanıyor üstelik. Biz oyunumuzu oynarız, kimse de fark etmez havasındalar. Adım adım takip edildiklerini anlamayacak kadar sağlıklı düşünceden uzak davranıyorlar. Taktikten stratejiden geçtik, mantık bile yok. Bu üç yıl içinde Ermenistan yine Karabağ'a asker ve silah yığdı. Sığınaklar kurdu, mevziler kazdı. Esasen yapılan anlaşmada oranın Azerbaycan toprağı olduğunu kabul etmişlerdi. Putin de yakın zaman önce bu konuya dikkat çekti. Ortada böyle bir tanıma olduktan sonra, Ermenistan oradaki askerlerini sahiplenemiyor. Azerbaycan askerlerini gönderince, savaş değil terörle mücadele anlamına geliyor. Askerlerimiz, karşılarına çıkanlar ne kadar güçlü olursa olsun, yıldırım gibi öne atılmaktan zerre kadar çekinmez.