Dostumuz Trump Filistinlileri tehcir etme ayıbını da bize yüklemesin de...

Yazıya başlamadan önce Reggae müziğin efsane ismi Bob Marley'in "Crisis" şarkısını dinliyordum. Şarkı ilerledikçe dünyanın otokratlarına, zalimlerine olan öfkem biraz daha arttı. Marley, şarkının bir yerinde şöyle diyordu:

Hâlâ öldürüyorlar, insanları öldürüyorlar

Ve eğleniyorlar, eğleniyorlar, eğleniyorlar

İnsanları öldürüyorlar, eğleniyorlar

Sadece lider olmak istiyorlar

Yükselen Güneş'in evinde.

Dünya giderek insani duyarlıklarını kaybetmiş, hukuk ve adalet gibi temel insani değerlerle uzaktan yakından bir ilgisi olmayan otokrat liderlerin istilasına uğramış durumda.

Geçtiğimiz yıllarda Rusya, Çin, Kuzey Kore, İran, Filipinler ve Hindistan gibi despotizmin ve otokrasinin hakim olduğu ülkelere bakarak, haklar ve özgürlükler konusunda Amerika ve Avrupa ülkelerini örnek gösterirdik. Ama artık Amerika'da da bir otokrat var ve demokrasinin çanına ot tıkamak için akla ziyan işler yapmaya devam ediyor. Avrupa hâlâ demokrasi açısından değer ifade etmeye devam ediyor ama orda da son yıllarda faşizm rüzgarları sert esiyor.

Esas dramatik olan despotları bir tarafa bırakırsak kadınlar, çocuklar ve topyekûn siviller katledilirken gerek demokratik dünyanın gerekse İslam dünyasının aynı duyarsızlık çizgisinde buluşuyor olmasıdır. Sanki hep birlikte vicdanlarımızı kaybetmiş gibiyiz.

Bütün bir insanlığın gözü önünde Gazze'de dünyanın en büyük soykırımlarından birisi gerçekleşti. Burada adlarını anmak bile insana utanç veriyor ama İslam ülkeleri bu katliamı sadece seyretti. Batı'nın yönetim elitleri seyretti, Amerika ise bu soykırımın hem sponsoru hem de ortağı oldu. Tek tesellimiz, yüreğinde insan sevgisini kaybetmemiş milyonların, Amerika ve Avrupa şehirlerinde Filistin için seslerini yükseltmeleridir.

Maalesef otokratlar koltuklarında güçlendikçe insanlık ölmeye devam ediyor.

Şimdi arkasına Trump'ı da alan Netanyahu, ateşkes anlaşmalarına rağmen Gazze'de sivilleri katletmeye devam ediyor. Bu arada İsrail ordusu, güvenlik kabinesinin onayladığı plan doğrultusunda Gazze'deki işgali kalıcı hale getirme adımlarının hayata geçirilmekte olduğunu duyurdu.

13-16 Mayıs tarihleri arasında Suudi Arabistan, Katar ve Birleşik Arap Emirlikleri'ne yaptığı ziyaretinin ardın açıklamalarda bulunan Trump, İsrail'in Gazze'ye büyük bir saldırı hazırlığında olduğu şeklindeki soruya "Ne olacağını görelim. Bence bu ay çok güzel şeyler olacak, göreceğiz" cevabını vermesi, insanlığın ölümünün en trajik haliydi.

Ama Trump insanlığa olan nefretinde bu kadarla da yetinmedi ve "Filistinlilerin Gazze'den çıkmasına yardım etmeliyiz" ifadelerini kullanarak insanlığı tehcir ayıbına ortak olmaya çağırdı.

Kuşkusuz Trump'ın bu çağrıyı Ortadoğu ziyaretinin dönüşünde yapması son derece anlamlı. Muhtemelen Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri ve Katar liderleriyle yaptığı ikili görüşmelerde de gündeme gelmiş ki;