Memleketim AdıyamanKahta'dan yazıyorum.

Kahta doğup büyüdüğüm ilçe.

Adıyaman'ın en büyük ilçesi.

Siyasi açıdan da en hareketli ilçesi.

Adıyaman İstanbul'dan önce bir dönem şerefle milletvekilliğini yaptığım memleketim.

Depremin yerle yeksan ettiği adı Acıyaman'a çıkmış memleketim.

Cuma gününden itibaren memleketimdeyim.

Sahada çalışıyorum.

Milletvekili iken doğrudan sorumlu olduğum ilçeleri ve köyleri dolaşıyorum.

Kahta, Sincik ve Samsat'tan sonra il merkezinde geçen yoğun ziyaretlerim oldu.

AK Parti il ve ilçe başkanlarımızla ve genel başkanlığını yaptığım Demokrasi ve Birlik Derneği'mizin değerli başkan ve yöneticileriyle birlikte yaptığımız ziyaretler ve görüşmeler hayli verimli geçti.

Kendi hemşehrilerimle kucaklaşmak ayrı bir güzel.

AK Parti'yi elbette eskisinden daha güçlü hale getireceğiz.

Yerelden başlayarak merkeze yeniden güçlü oturacağız.

Yerel kayıplarımızı telafi edeceğiz.

Birliğimizi yeniden güçlü bir biçimde tesis edeceğiz.

Milletimizle buluşacağız.

Onların ayağına gideceğiz.

Köy köy, mahalle mahalle, ev ev, dükkan dükkan dolaşacağız.

Aramıza giren duvarları yıkacağız.

Gönül seferberliği başlatacağız.

Milletimizin sorunlarını yerinde çözeceğiz.

Sorunları öteleyen değil anında çözen bir davranış içinde olacağız.

En önemlisi siyasi ve sosyal barışı yerelde inşa edeceğiz.

Ayrım gözetmeden herkesi kucaklayacağız.

Herkesin derdine derman olacağız.

Hiç kimsenin partisine, ırkına, mezhebine ve hayat tarzına bakmayacağız.

AK Parti olarak birliğin merkezi, siyasi ve sosyal barışın öncüsü olacağız.

Bunu samimiyetle yapacağız.

İnsanlarımızın sadece yüreklerine dokunarak değil yüreklerini kazanarak yapacağız.

Sözle değil davranışlarımızla ve pratiğimizle bizzat göstererek yapacağız.

Gün kuru propaganda günü değil.

Sadece broşür bırakarak dolaşma günü değil.

Gün davranışlarımızla ve pratiğimizle asıl siyaset yapma günüdür.

Ama siyaset yapmadan yürekten siyaset yapma günüdür.

Yani yürek siyaseti yapma günüdür.

Gün yürek siyaseti için yüreklice seferberlik başlatma günüdür.

Evvela kırıp döktüklerimizi toplamayı esas alacağız.

Hangi nedenle olursa olsun kaybettiklerimizi kazanacağız.

Bizden uzaklaşanları yakın edeceğiz.

Kalplerini kırdıklarımızdan özür dileyeceğiz.

Kapımızı ardına kadar açık tutacağız.

Büyümek için evvela büyük yürek sahiplerine ihtiyaç vardır.

Yüreği küçük olanlarla, kıskanç ve muhteris olanlarla AK Parti'mizi büyütemeyiz.

Kişisel iktidar peşinde olanlarla veya kişisel intikam güdüsüne sahip olanlarla AK Parti davasını büyütmek mümkün değil.

Sahip oldukları makama yürekleriyle büyüklük katanlarla, helalleşmeyi ve affetmeyi bilen yürek sahipleriyle ancak AK Parti davasını büyütebiliriz.

Yüreğimizi geniş tutacağız.

Yürek ülkemizin sınırları geniş olacak.

Muhabbet üzre olacağız.

Adalet üzre olacağız.

Beldemizin emini olacağız.

Dışlayan değil birleştiren olacağız.

İşte o zaman eskisinden daha güçlü oluruz.

Her şey yerelde başlar.

Yereli bu anlayış temelinde güçlü tutarsak merkez sarsılmaz bir iradeyle devam eder.

Merkez yerelin gücüyle ayakta durur.

O yüzden yerelin aklına önem vermeli.

Yerelin siyasetini inşa etmeli.

Her şeyi merkezileştirmek veya merkezden talimatla idare edilir kılmak doğru değil.

Misyon belli.

Siyasetimiz belli.

İlkelerimiz belli.

Rotamız belli.

Yerelin farklılığına ve yerel dinamiklerine göre hareket eden bir siyaset tarzına ihtiyaç var.

Merkez yereli yutmamalı.

Talimatla hareket eden bir aparata dönüştürmemeli.

Tersine yereli güçlendirmeli.

Yetki ve inisiyatif sahibi yerel aktörler ancak siyasetin gücüne güç katabilirler.