Şapka devrimine niçin mi karşıyım

İsterseniz evvela aşağıda sunduğum ilgili kanun maddesini okuyunuz.Bilmeden konuşanlardan, Atatürk tişörtü giyip yürüyenlerden olmazsınız.Aynen aktarıyorumŞAPKA İKTİSASI HAKKINDA KANUNKanun Numarası : 671Kabul Tarihi : 25111925Yayımlandığı Resmî Gazete : Tarih: 28111925 Sayı: 230Yayımlandığı Düstur : Tertip: 3 Cilt: 7 Sayfa: 108Madde 1 Türkiye Büyük Millet Meclisi azaları ile idarei umumiye ve hususiye vemahalliyeye ve bilümum müessesata mensup memurin ve müstahdemin Türk milletinin iktisaetmiş olduğu şapkayı giymek mecburiyetindedir. Türkiye halkının da umumi serpuşu şapkaolup buna münafi bir itiyadın devamını hükümet meneder.Madde 2 İşbu kanun tarihi neşrinden itibaren meriyülicradır.Madde 3 İşbu kanun Büyük Millet Meclisi ve İcra Vekilleri Heyeti taraflarındanicra olunur.Dikkat buyurunuz: Sadece kamudadevlet dairelerinde görevli olanlar için getirilmiyor bu kanun; herkes için getiriliyor."Türkiye halkının da umumi serpuşu şapka olup" denilerek.Devlet zoruyla bir millete şapka giydiriliyor.İşin özü bu.Oradaki bir ibare daha var ki dikkatinizi çekerim: "Türkiye halkı.""Türk halkı" değil "Türkiye halkı."Şimdi bunu ben söylesem "Türkiye halkı yok, Türk halkı var!" diyeceklerin sayısı da az değil.Hatta hızını alamayıp cahilce bizi bölücü ilan edecek olanların sayısı da mebzul miktarda biliyorum.Neyse bu bahsi diğerdir.Şimdi geliyorum sorunun cevabına.Niçin mi karşıyım şapka devrimine Hiç lafı eğip bükmeden diyeyim.Sonuna kadar karşıyım. Çünkü: Baştan sona anti-demokratiktir de onun için. İnsan hak ve özgürlüklerine aykırıdır da onun için.Devlet eliyle metazori yöntemlerle vatandaşlara şu veya bu giysiyi giydiren her anlayış anti-demokratiktir, anti-özgürlükçüdür, insan haklarına aykırıdır.Hangi dönemde yapılmış olursa olsun, kim tarafından yapılmış olursa olsun, ne adına yapılmış olursa olsun bu büyük bir haksızlık ve zulümdür.İster İran'da olduğu gibi din adına yapılsın ister Türkiye'de laikçilik adına yapılsın benim için fark etmez.Bu bir ilkesel duruştur.Zamana, anlayışa ve şahsa bakarak farklı düşünenler bana göre ilkesi olmayan, demokrasi ve özgürlükler bahsinde de dibine kadar ilkesiz olan insanlardır.Kimse Türkiye'de Atatürk'ün veya laikçiliğin arkasına sığınarak bize bu ilkesel duruşumuzdan dolayı çemkirmesin.Kimse biz İran'da uygulanan zorunlu kılık kıyafet kanunu dolayısıyla da dincilik üzerinden laf etmesin.Ne onlar gibi Atatürkçü ve laikçiyim ne de berikiler gibi dinciyim.İşte bu kadar net.Varsın kim böyle dediğim için ne düşünüyorsa düşünsün, vız gelir tırıs gider.Bu ülkede Atatürk'ün ve Atatürkçülüğün bir ideolojik sopa olarak kullanılmasından da gayrı o birileri vazgeçsin.Birileri diledikleri kadar Atatürkçü olabilirler. Ama bilsinler ki bu ülkede herkesin Atatürkçü olmak gibi bir mecburiyeti yoktur. Atatürkçü olmadıkları için de hiç kimse ikinci sınıf vatandaş değildir. Bu ülkede birinci sınıf vatandaş veya imtiyazlı vatandaş olmanın şartı ne Atatürkçü olmaktır ne de Atatürk yaptığı için yapılan edilen her şeye körü körüne iman etmektir.Bu tarz Jakoben bir Atatürkçülük ve laikçilik anlayışı herkes bilsin ki anti-demokratiktir.Demokrasiden yana olduğunu söyleyenlerin bugün dahi kalkıp bunu savunmaları, dahası ve en fenası bunu ideolojik bir sopa olarak kullanmaya kalkışmaları çelişkinin ötesinde marazî bir davranış türüdür.Dün dünde kaldı diyelim.Eyvallah.Tarihte olup biteni tartışmanın da bugüne bir faydası olmaz diyorsanız hadi buna da eyvallah.Madem öyle bugün anlı-şanlı kutlamalar niyeBugün şevkle kutluyorsanız demek ki bugün de öyle düşünüyorsunuz demektir.Yok öyle düşünmüyorsanız olmuş bitmiş bir hadiseyi bir hafta boyunca kutlamanın manası neŞimdi herkes dürüstçe cevap versin:Şapka iktisası hakkında kanun demokratik ve özgürlükçü bir kanun mudurBaşka suçlamalara girişmeden önce bu sorunun cevabı önemli.Evet diyorsanız duyalım dediğinizi.Hayır diyorsanız duyalım sesinizi."Atatürk'ün yaptığı her şey doğrudur ve her dönem için de mutlaka uyulması gereken kanunlardandır" diyorsanız bilelim.Atatürkçülük anlayışınızın bu anlayış üzerine oturup oturmadığını bilelim de öyle konuşalım.Çünkü sonra kalkıp bize demokrasi, özgürlük, hak, hukuk, adalet ve bilim üzerinden bir de çemkiriyorsunuz ya, o vakit konuşalım sizinle esaslıca.Hem bütün bu kavramlar üzerinden aklı sıra bizi döveceksiniz hem de kalkıp bütün bu kavramları boşa çıkartan bir Jakoben Atatürkçülük satacaksınız bize! Dahası Atatürk ve Atatürkçülük üzerinden bizi dövmeye kalkışacaksınız! Yavuz hırsız gibisiniz vallahi!Bir de "lider kültü", "kişi kültü" ve "tek adam rejimi" üzerinden demokratlık kasıp üste çıkmaya çalışacaksınız, Erdoğan'a olan sevgimizi köreltmek için.Biz Erdoğan'ı severiz ama Erdoğanperest değiliz ki!Biz Erdoğan'ın misyonunu ve duruşunu ziyadesiyle önemseriz ama aynı zamanda söyledikleri ve yaptıkları her şeye iman etmeyiz. Yanlış gördüğümüze yanlış der eleştiririz.Lafımı biliyorum anında çarpıtacaksınız. Ne dersem diyeyim yapacaksınız bunu biliyorum. Atatürk'le Erdoğan'ı kıyasladığımı söyleyeceksiniz. Zinhar bunu yapanlardan olmam. Bu dediklerimin de bununla zerre alakası yok. "AK Partili eski vekil Atatürk'e düşmanlığını kustu. Zaten Atatürkçü olmadığını biliyorduk." diyeceksiniz. Bilesiniz ki sizin gibi Atatürkçü değilim, kendimi sizin gibi Atatürkçü olarak tanımlayanlardan da değilim ama Atatürk düşmanı da değilim. Atatürk yaptı diye şapka kanununa veya şapka devrimine arka çıkan ve her dönemde de arka çıkacak