Suçu olan suçunu çeker yoksa aklanır, halkı sokağa davet neden
MEHMET KOÇAK
İBB'ye yönelik yürütülen iki ayrı soruşturma kapsamında, aralarında İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nunda olduğu 87 şüpheli eş zamanlı olarak gözaltına alınması hukukun işletildiği her ülkede olabilecek hadiselerden biridir.
Bunun kınanacak veya yadırganacak bir tarafı yoktur.
Zira, belediyelerdeki yolsuzluk ve usulsüzlükler ile çalışanların terörle ilişiklerinin araştırılması konusunda görev, yetki ve sorumlulukların kime ait olduğu ve çalışma usul ve esasları yasal olarak bellidir.
Ve şimdi yargı süreci devam ediyor ve yargıya müdahale niteliğindeki girişimler ise kesinlikle suç olduğu açıktır.
Zira, bir kimsenin kendisine isnat edilen, işlediği iddia edilen suçu işlediğinin kesin ve inandırıcı deliller ile ispatlanıncaya kadar hakkında bir ceza kararı verilip, karar kesinleşinceye kadar masum olduğunun kabul edilmesi olan 'Masumiyet Karinesi', modern ceza hukukunun ve evrensel hukukun temel hükümlerinden biridir.
Tüm bu gerçekle ortada iken, aynı merkezden yönetildiği görülen karşılıklı karalama kampanyaları dikkat çekmektedir.
Birilerinin iddiaları doğru kabul ederek, birilerini suçlu ilan etmesi gibi birilerinin de şüphelileri suçsuz gösterme girişimleri de aynı şekilde yanlıştır.
Sosyal medya üzerinden taraflar arasındaki bu yanlış devam ederken, CHP Genel Başkanı Özgür Özel ile yandaş medya ve siyasiler malum çevrelerin Cumhurbaşkanımız Sayın R. Tayyip Erdoğan ve yargıyı hedef alan pervasızca beyanları ve tavırları makul bir demokratik hak olarak kabul edilmesi asla mümkün değildir.
Eleştiri elbette bir haktır, ancak onun da sınırları olduğu unutulmamalı.
Özgür Özel bir genel başkan olarak, süreci doğru yönetemediği açıktır.
Hiçbir bilgi ve belge ile bir mahkeme kararı elinde olmadan gözaltına alınanları suçsuz gösterilmeye çalışanlar, halkı sokaklara davet edenler, hem yargıya müdahale etmektedirler hem de kin ve nefret tohumları ekerek, ülkeyi bir kaos ortamına sürükleme suçu işlemektedirler.
Birilerinin timsah gözyaşları döktüğüne bakmayın. O birilerinin İmamoğlu'nu sahiplenme görüntüsü içinde ondan kurtulmanın ve meydanın onlara kalacağı hesapları yaptıkları biliniyor.
Aslında süreçten gizli mutlu olanların var olduğu ve yargıya bazı bilgi ve belgelerin CHP içinden sızdırıldığı artık sır değil.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca yapılan açıklamada, İBB'de usulsüz ihalelerle "ihaleye fesat karıştırma", "nitelikli dolandırıcılık", "kişisel verileri hukuka aykırı ele geçirme", "rüşvet" ve