Dünyanın gözü kulağı, Rusya Federasyonu'na bağlı Tataristan Cumhuriyeti'nin başkenti Kazan'da gerçekleşen "Genişletilmiş BRICS Zirvesi'ndeydi.
Zirvede ele alınan konular, öneriler ve dünyanın içinden geçtiği kaotik ortamla alakalı liderlerin görüşleri, hem ABD ve AB başta olmak üzere dünya başkentleri, hem de dünya medyası tarafından dikkatle takip edildi.
Ayrıca, BRICS'in açılımı dünya kamuoyunda merak ediliyor. "BRICS nedir, BRICS'ın kuruluş safhası, BRICS'e hangi ülkeler üye, BRICS'in kuruluş amacı ve oluşumun sebebi nedir Ve BRICS nasıl bir organizasyon" gibi sorular zirve nedeniyle tekrar gündem oldu.
Çünkü Batılı ülkelerin 'hegemonyasına' son vermek isteyen ülkelerin katılımıyla oluşan ve her geçen gün üye sayısındaki katılımlarla büyümeye devam eden BERICS, gerek üye ülke sayısı ve gerekse temsil ettiği ekonomik ve siyasi güç bakımından uluslararası arenada küresel istikrarı sağlayan önemli aktörlerden biri haline geldi.
BRICS üyesi olmak üzere 20 devlet başkanının katıldığı BRICS zirvesine, BRICS üyesi olmayan Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan ve Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev gibi Rusya'nın 'yakın çevresindeki' ülkelerin liderlerinin de zirveye katılmış olmaları doğal karşılanabilir. Ancak Kazan'a gelen liderler listesinde BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ve Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın da yer alması hiç şüphesiz ayrı bir önem arz etmektedir.
Nitekim New York Times, Financial Times ve Foreign Policy gibi etkili yayın organları başta olmak üzere ABD ve Batı medyasında ise yer alan haberlerde BRICS zirvesinde en çok ilgi gören liderlerin başında Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ın geldiğine dikkat çekilmesi ve yorumlarda onun Doğu ile Batı arasında denge kurma politikasının bir sembolü olarak değerlendirildiği anlamına gelmektedir.
Sadece BRICS üye ülkeleri açısından değil, aynı zamanda Batı başkentlerindeki siyasi kulislerde Türkiye'nin BRICS'e başvurması durumunda bunun jeopolitik açıdan bir dönüm noktası olacağı görüşü hakim.
Başkan Erdoğan'ın BRICS zirvesine katılımı, liderler düzeyinde ve heyetler arası gerçekleştirdiği görüşmelerde ise bir kez daha dünyada olup bitenlere ilişkin görüş alışverişinde bulunması onun bir dünya lideri olduğunun bir göstergesi bölge ve küresel düzeyde misyon ve vizyon politikalarının var olduğunun bir ifadesidir.
Böylece Başkan Erdoğan, bu zirve vesilesiyle Batılı müttefiklerine hem etkili olan çok yönlü politikalarını hem de 'arabulucu' olarak ne kadar güçlü olduğunu hatırlatmış oldu.
Başkan Erdoğan, BRICS dönem başkanı olan Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile zirvesi kapsamında gerçekleştirdiği görüşmede