Devlette hiyerarşi ve CHP'deki iç hesaplaşma
MEHMET KOÇAK
Ekrem İmamoğlu ile ilgili dava yargı safhasında olduğu ve kesinleşmiş bir mahkeme kararı olmadığı için ayrıca, 'Masumiyet Karinesi', evrensel hukukun temel hükümlerinden biri olması hasebiyle iddiaların doğru olduğu veya doğru olmadığı konusunda hüküm ileri sürenlerden biri de ben olmayacağımı bir önceki yazımda belirtmiştim.
Bu gerçekten hareketle mahkeme kararına kadar hukuki boyutu ile ilgilenmemekte de kararlıyım. Çünkü o hukukçuların ve yargının işi.
Ancak siyaseten yapılan hataları da görmezlikten gelemeyiz.
Her şeyden önce siyaset arenasına çıkan her kişi "siyaset nedir. Nasıl ve ne için yapılır" Sorusuna cevap olacak bilgiye sahip olmalıdır.
Her aday hangi makam ve mevkiye talip olduğunu ve seçilmesi halinde o makam ve mevkinin kendisine verdiği sorumluğun bilincinde hareket etmelidir.
Cumhurbaşkanı veya milletvekilleri ile belediye başkanlarının yeri ve sorumlulukları da bellidir.
Bir muhtar, muhtarlık yerine belediye başkanı gibi hareket edemeyeceği gibi hiçbir belediye başkanı milletvekili veya Cumhurbaşkanı gibi hareket edemez, bir üst makama meydan okuyan dili kullanamaz.
Eğer, birileri seçildiğinin makamda oturmaz, kendine ait olmayan makam ve mevkiler için propaganda yapar, o makamlarda olanları aşağılayarak onlara karşı tehditkar bir dille meydan okursa bu kişi hem seçildiği makamın hakkını vermemiş olur, hem de suç işlemiş olur.
Bugün maalesef siyaseten böyle bir facia ile karşı karşıyayız.
Hemşerim ve Beylikdüzü'nden komşum olan İBB Başkanı E. İmamoğlu ile alakalı olarak iddia edilen suçlar dilerim doğru değildir.
Ancak bana göre İmamoğlu, dizginleyemediği hırslarının ve etrafındakilere fazlasıyla güveninin bedelini ödüyor
Ayrıca İmamoğlu üzerinden faklı siyasi oyunların tezgâhlandığının altını çizmek isterim.
E. İmamoğlu'nadestek verenlerle destek veriyor görüntüsü içinde gizli köstek olanlar veya şahsı çıkarları gereği yanında görünenler var olduğunu tahmin değil gerçektir.
Yine, İmamoğlu'nun önemli desteğiyle Özgür Özel'in kazandığı, Kılıçdaroğlu'nun kaybettiği kurultayın intikamını Ekrem Bey'den almak isteyen diğer bir kesim var.
Diğer bir ayrıntı ise şudur:
İddia edilen yolsuzluk çarkı içinde zenginleşen birileri kendini gizlemek için E. İmamoğlu'na "ölene kadar yanındayız Ekrem başkan" naralarına bakmayın, gözaltına alınan ve tutuklananların önemli bir kısmı ya gizli tanık, ya da itirafçı olduğunu ve tüm bilgi ve belgeleri önce yargıya sonra basına servis edenlerin de CHP milletvekilleri veya mahrem bilgi sahipleri yöneticiler olduğunu ayrıca hatırlatmak isterim.
Özgür Özel'in olağanüstü kurultay kararı almasını fırsat bilen bir muhalif kesim, Kemal Kılıçdaroğlu'