Yumrukla değil, kürsüden konuşmak lâzım

Perşembenin gelişi çarşambadan belli olur diye bir atasözümüz var. Öyle de oldu.Siyasetteki kutuplaştırıcı ve ötekileştirici üslûp, hakarete, küfre, argo kelimelere varıncaya kadar geldi. Gelinin son nokta maalesef kürsüde konuşulması gerekirken yumruklarla konuşulur bir hal aldı. Artık yumruklar vekilleri hastanelik, yoğun bakımlık duruma kadar getirdi. Elbette vekilleri böyle yapınca sokaktaki asiller de (vatandaş) bundan geri durmuyor. Örnek kötü olunca sokaklarda kötünün kötüsü oluyor. Muhalefet tarafından, "israf, faiz, iflas" bütçesi olarak isimlendirilen 2023 yıl bütçesinin daha Plân ve Bütçe Komisyonundaki görüşmelerinde sert tartışmalar olmuş. "Atanmış bakanlar" milletin vekilleriyle sözlü diyaloglara girerken üslupsuz ve hakarete varan ifadelerle karşılıklı atışmışlardı. Hatta iş argo kelimeler kullanmaya kadar gitmişti. Bütçe komisyonda görüşülerken bir yazımızda, komisyonda yaşanan üslupsuz konuşmaların genel kuruldaki görüşmelerde işin nerelere kadar varacağının da habercisi olduğunu söylemiştik. Maalesef daha fazla oldu kürsüde konuşana kürsüden cevap verilmesi gerekirken, yumrukla cevap verildi. Kavgaların konuşulmasını isteyenler aslında rakamların konuşulmamasını isteyenler. Çünkü, bütçede cumhuriyet tarihinin en büyük faiz ödemesi var. Pandemiden sonra tarımın ne kadar önemli olduğu ortaya çıkmışken tarıma ne kadar pay ayrılıyor Kur Korumalı Mevduatın ülkeye maliyeti nedir İşte bunlar konuşulmuyor, yumruk konuşuluyor. Maalesef bir bakıma da başarılı oldular. Mahcup olmamak için İşin en acı yanı, yumrukların konuştuğu görüşmeden sonra AKP Grup Başkanvekili Bülent Turan, "Amasız, fakatsız, yürekten Hüseyin Bey'e geçmiş olsun diyorum. Fiilî müdahale, küfür, kavga asla kabul edilemez. Dün de maalesef benzer görüntüler yaşadık, bugün de benzer görüntüler yaşadık; isteriz ki bunlara hep beraber 'dur!' diyelim, dikkat edelim. Bütçe görüşmeleri bittiğinde, yeri geldiğinde makamlarımız bitip gittiğinde dönüp arkaya baktığımızda mahcup olmayalım. Meclis, bu aziz milletin kalbi, gözü kulağı bir anlamda. O yüzden herkesten daha dikkatli olmak bize yakışır, Meclisin mehabetine uygun davranmak bize yakışır" derken, yumrukçu vekilin "Zaman zaman böyle şeyler olur, özür dilemeyeceğim" demesi işin "mahcup ve pişman" olmadığını gösterdi. Oysa ki, özür dilemek bir erdemdir... Bu olayın diğer acı olan yanı ise yoğun bakıma