2002'de yolsuzluk, yoksulluk ve yasakları bitirme vaadiyle iktidara gelen AKP, bu vaatleri gerçekleştiremediği gibi bu alanlarda ülkeye çok daha acı tecrübeler yaşatıyor.
Yoksulluğun giderek arttığı memlekette milyonlarca insan artık yardımlarla geçiniyor. Asgarî ücret başta olmak üzere emekli maaşları yoksulluk sınırının çok altında. İnsanlar daha ucuz yemek için kilometrelerce yol yürüyor ya da pazar alışverişi için geç vakitleri bekliyor... Hatta pazar esnafının çöp için ayırdıklarını çocuklarına götürenlere bile rastlamak mümkün.
Bundan olacak, gerçeğin farkında olan bakanlar milletin arasına çıkamıyor, çıkanlar da zaten vatandaşın tepkisi ile karşılaşıyor. Hükûmet her ne kadar aksini iddia etse de bakanlar artık televizyonlarda yiyecek fiyatlarının pahalı olduğunu ağızlarından kaçırıyor. Gelirlerdeki artışın giderlerdeki artışı karşılamayacağını pekâlâ bilmelerine rağmen pahalılığı "gelirler de arttı" diye savunurken komik duruma düşüyorlar.
Mesela, Tarım Bakanı İbrahim Yumaklı, 540 liraya satılan kıymanın pahalı olduğunu ağzından kaçırırken "Gelirler de arttı! İkisini göreceli bakmak lâzım" derken, spiker, "Emekliler et yiyemiyor bunu sormasam olmaz" demesine cevap vermekte zorlanıyor.
SABREDECEK HÂL Mİ KALDI!
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, eşiyle birlikte bir markete gitmiş. Tabiî ki vatandaşların şikâyetleri ile karşılamış. Pazarda, sokakta dolaşsalar daha ne şikâyetlerle karşılaşacaklarını bildikleri için halkın arasında pek gözükmüyorlar. Bakan Bey, en azından bunu görmüş. Bundan sonra da vatandaşların arasına karışsın ki, büyük sıkıntıları görsün...
Bakan şikâyetleri haklı bulurken, geçim sıkıntısı ve gelir dağılımın bozulduğunu kabul etmiş ve bunun ülkenin en büyük problemi olduğunu söylemiş. Gelir dağılımının bozulduğunu söylerken bunun sebebinin enflasyon olduğunu, "Enflasyon en kötü ve adaletsiz vergidir" sözleri ile ifade etmiş.
Bir vatandaş çıkıp, "Siz göreve geldiğinizde enflasyon yüzde 38'di, şimdi yüzde 60-70'lerde demiş mi" bilemiyoruz ama Bakan hedeflerinin enflasyonu yüzde 40 seviyesine düşürmek olduğunu ifade etmiş. Yani, göreve başladığı zamanki enflasyon seviyesinden daha yüksek bir hedefi ortaya koymuş. Bakan bütün bunları itiraf ederken, zamana ihtiyaçları olduğunu söylemiş ve vatandaştan sabır istiyor. Sayın Bakan ne sabrından bahsediyor. Vatandaşta sabredecek hâl mi kaldı Sabır taşı çatladı, hatta tuz-buz oldu.
7 BİN LİRA İÇİN BAŞVURU PATLAMASI!
İşsizlik rakamlarının düştüğü ifade ediliyor da, gerçek işsizlik rakamlarının açıklanan resmî rakamların çok üstünde olduğu biliniyor.