Konuşabilmenin önemi Siyasette istişarenin değeri

Muhalefet partilerinin birbirlerini ziyaret etmeleri değerli ve önemli. Son yıllarda yaşanmayan bir durum. Siyaset dilindeki kirlenme, hakaret ve suçlamalar parti genel başkanlarını birbirlerinin yüzüne bakamayacak hale getirmişti.Partili Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin ülkeye verdiği zararı gören Millet İttifakı partilerini oluşturan ve yeni kurulan iki partinin iştirakiyle güçlendirilmiş ve iyileştirilmiş parlamenter sisteme geçiş amacıyla başlayan görüşmeler erken seçimin gündeme gelmesiyle daha da bir önem kazanmış durumda. Uzun zamandır görmediğimiz bu görüşme ve fikir alış verişinde bulunma durumu milleti memnun ettiğini ve kamuoyunda takdir gördüğünü görüyor ve müşahede ediyoruz. Siyasetin çirkin diliyle oluşan kutuplaşma ve ötekileştirme vatandaşa kadar yansımıştı. Bunu toplumun her alanında görmek mümkün. 1985'li yıllardan beri gazetecilik yapan birisi olarak, seçim gezilerinde bir otobüsle saatlerce ve günlerce her gazetenin muhabiri ile bir arada olabiliyorduk. Elbette o zaman da gazetecilerin farklı düşünceleri ve görüşleri vardı. Ama ayrılıklar ön plana çıkmıyor, meslekte birbirimize yardımcı oluyorduk. Ama son yıllarda gazeteciler bile öylesine ayrıldı ki, Meclis kulislerinde dahi birbirlerinin olduğu yere gitmiyor, birbirlerine adeta yan gözle bakıyorlar. Televizyonlardaki tartışmalarda bunu görüyoruz. İşte tam da bu yüzden Millet İttifakını oluşturan partiler ile dışında kalan partilerin birbirlerini ziyaret etmeleri çok önemli. Zira, ihtilâl dönemlerinden sonra bile bir masa etrafında toplanan parti genel başkanları, şimdi maalesef- cenazelerde bile birbirlerinin ellerini sıkmaktan imtina edebiliyor. Elbette her partinin kendi görüşü, duruşu ve fikri olacaktır. Ancak, millete hizmet, demokrasi, hürriyetler, adalet gibi üst kavramlar etrafında birleşilebilir. Son günlerde işte buna şahit oluyor ve bundan da memnun oluruz. SALGININ BİTTİĞİNİ DE MALİYE BAKANI SÖYLERSE Yeni göreve gelen Hazine ve Maliye Bakanı çok hızlı çıktı. Her gün bir televizyon kanalının canlı yayınına katılıyor. Eski bakanlar Berat Albayrak ve Lütfü Elvan'ın yardımcılıklarını yapan, bu iki bakanın bakanlıktan "affedilmeleri"nin ardından bakanlık görevine getirilmişti. Nebati'nin Albayrak'a yakınlığı da biliniyor. Bakanlık görevine başladığında canlı yayında bayan programcının ekonomi ile ilgili sorusuna, "Gözlerime bakar mısınız, ne görüyorsunuz Ekonomi gözlerdeki ışıltıdır" sözleriyle günlerdir konuşulan cümleler söylemişti. Bakanın, "Bize diyorlar ki 'durun, MB hiçbir şeye karışmasın, izlesin'. Oldu canım. Ee 'kamu otoritesi hiçbir şeye karışmasın'. Oldu paşam!" sözleri de ekonomi literatürüne şimdiden girmiş durumda. Bir canlı yayında da, "Salgın dönemi bitti mi Bitti. Ekonomi canlı mı Canlı. Çift haneli büyümeye doğru gidiyoruz. Ülkede çarklar dönüyor. İhracat patlama yapmış" sözleri ile önceki sözlerini gölgede bıraktı. Öncelikle salgının bitmediği, ekonomide de gözle görülür bir canlanma olmadığının ortada olduğunu söyleyelim. Döviz fiyatları indi, ama yüzde 100-150 zam gelen ürünlerde hiçbir indirim yok. Öncelikle devlet akaryakıta getirdiği yüksek orandaki zamları düşürmediği için zamların düşmesi zaten zor. Dolar 18 lira iken zamlanan akaryakıta 11 liraya indiğinde 60-70 indirim yapılırken, 13 liraya çıkınca iki gün üst üste zamlar yapıldı. Ayrıca salgının bitip bitmediğini Sağlık Bakanı'nın açıklaması gerekmez mi Bakan Fahrettin Koca salgının bitmediğini her gün yaptığı açıklamalarla söylüyor. 18 binlere inen vak'a sayıları 40 binlere dayandı. Vefat haberleri ve vak'alardaki binlerce artışta bunun delili. Öyle anlaşılıyor ki, Sayın Nebati canlı yayınlara