Her aklına gelen anlatılmamalı!

Bayram tatilinin ardından çalışmalarına yeniden başlayan Meclis'te, vekillerin toplantı salonuna inmemesi, kürsüdeki hatibi sık sık sataşmalarla susturmaya çalışması gibi manzaralar yıllardır Meclis'te gelenek hâline gelmişti.

Bu geleneklerden bir tanesi daha varlığını sürdürmeye devam ediyor. Her yasama döneminde olduğu gibi bu defa da muhalefet partilerinin verdiği Meclis Araştırma ve Genel Görüşme önergeleri ne kadar önemli de olsa iktidar partileri tarafından reddedildi.

Genel Kurulda, Yeni Yol Partisi'nin "sağlık hizmeti sunumları hakkında yönetmelik," İYİ Parti'nin "19 Mart sonrasında yaşanan olaylar," DEM Parti'nin "protesto gösterileri" ve CHP'nin "enerji sektöründe yapılan özelleştirmeler" hakkındaki grup önerileri ayrı ayrı görüşüldü ve reddedildi.

İYİ Parti'nin verdiği "19 Mart sonrasında yaşanan olaylar" hakkındaki Meclis Araştırması önergesi üzerinde hem iktidar, hem de muhalefet partileri konuştu.

Önergenin amacı, "Ülkemizde 19 Mart 2025 tarihinde başlayan protestolar süresince yaşanan ağır insan hakları ihlâllerinin ve bu ihlâllere zemin hazırlayan siyasî ve idarî süreçlerin tüm yönleriyle araştırılarak kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi, sorumluların tespit edilerek adalet önüne çıkarılması ve benzeri hak ihlâllerinin tekrarının önlenmesi" şeklinde ifade edilmişti.

Önerge üzerinde AKP adına konuşan Rize Milletvekili Harun Mertoğlu konuşmasında, Namazla ilgili bir Bektaşi fıkrasını anlatarak, "İYİ Parti grubunun önerisi nedense bana bu fıkrayı hatırlattı" sözlerine hem CHP Grup Başkanvekili Murat Emir ve hem de İYİ Parti Grup Başkanvekili Buğra Kavuncu, fıkraya tepki gösterdi.

Oturumu yöneten Meclis Başkanvekili Bekir Bozdağ, tıpkı geçtiğimiz Ramazan ayında AKP Ankara Milletvekili Osman Gökçek'in paylaştığı video da CHP'nin iftar saatinde yoklama istediğini eleştirdiğinde, bunun doğru olmadığını söylediği gibi Mertoğlu'nun bu ifadesinin doğru olmadığını söylemesi dikkat çekiciydi.

Eskilerin "Sû-i misal emsal teşkil etmez" sözünü hatırlatırken, "Geçmişte, değişik zamanlarda anlatılan veya söylenen, dile gelen birtakım şeyler eğer insanları incitiyorsa, ayrıştırıyorsa meramımızı anlatmak için onları kullanmamak daha doğru olandır" diyen Bozdağ, AKP'li vekil Mertoğlu'nda, anlattığı fıkradan dolayı tavzih etmesini, çok yanlış anlaşılmaya müsait bir şey olduğunu söyleyip özür dilemesini istedi.

Mertoğlu, herhangi bir inanç grubunu ayrıştırıcı, onları küçültücü herhangi bir şey söylemediğini bunun için özür dilediğini ifade etti.

Bozdağ, ikinci defa "Özür dilediniz mi" diye sorunca "Özür diledik Sayın Başkanım" şeklinde ifade etmesi bir olgunluk olarak tutanaklara yansımış oldu.

Demek ki, söz ağızdan bir kere çıktığı için konuşmalara dikkat etmek gerekiyormuş...

HAYRA ALÂMET Mİ