Enflasyonun sebep olduğu durumlar

Yeni bir yıla girerken, mahallî seçimler için partiler aday belirleme telâşında iken, vatandaşın derdi ise hayat pahalılığı.

Resmî rakamlara göre enflasyon yüzde 65'ler seviyesinde iken, üç haneli olduğuna da neredeyse herkes mutabık. Eski Hazine Müsteşarı Mahfi Eğilmez'e göre gerçek enflasyonun 120-130 civarında.

14 Mayıs seçimlerinden önce uygulanan "faiz sebep enflasyon sonuç" modelinin ülkeye getirdiği ekonomik maliyet tamamen vatandaşın sırtına bindi. Uygulanan "yeni ekonomik model"de de faizlerin yüzde 8.5'den yüzde 42.5'a çıkmasının faturası yine millete çıkıyor. Yeni ekonomik modelin adını koymak gerekirse "paradan para kazan modeli"dir.

Enflasyon, zengini daha zengin, fakiri daha fakir yapan bir durum ortaya çıkarır. Hayat pahalılığı ve yoksulluk demektir. Satın alma gücünü zayıflatır, sosyal huzursuzluklara yol açar. En fazla zararı dar ve sabit gelirliler görür. Paranın değerini zayıflatır, işsizliği arttırır. Toplumun mânevî taraflarını tahrip eden, suçu azdıran, asayişi tehlikeye atan bir tarafının da olduğu bilinen bir gerçek.

Merhum Süleyman Demirel enflasyonu şöyle tarif etmişti: "Enflasyon devletleri yıkan, milletleri içinden bozan bir olaydır. Enflasyon sadece pahalılık olayı da değildir. Ahlâkı bozar, borcu olan borcunu ödemez, alacağı olan alacağını alamaz. Hırsızlıktan soyguna kadar hemen hemen bütün yolları açar. Toplumun içini bozar. Batılılar, enflasyona 'tek kollu canavar' derler..."

Şu anda yaşanılan da bu değil mi

Son zamanların en dikkat çekici olaylarının başında "gizli fon, kara para aklama, yurtdışına para kaçırma" gibi olayların nedeni de işte enflasyonun getirdiği sıkıntılardan bir tanesi olduğunu ekonomistler söylüyor.

ZAMLAR GERÇEK ENFLASYONA GÖRE YAPILMALI

Memura, asgarî ücretliye, emekliye yapılacak zamlar TÜİK'in açıkladığı enflasyon rakamlarına göre belirlendiği için makas açıldıkça açıldı. Resmî rakamların milletin yaşadığı hayat pahalılığı ile bağdaşmadığı da ortada.

Yıl sonu yaklaşırken bir taraftan asgari ücret, diğer yandan memur ve emeklilerin zamlarının ne kadar olacağı konuşuluyor. Asgarî ücret 15 bin mi olsun, 17 bin olsun tartışması yapılması abesle iştigal. Kamu işçisinin net maaşı 25 bin 12 lira iken, asgari ücretin bunun yarısından daha az olması adaletsizliği de beraberinde getiriyor. Yeni yılda kamu işçisinin maaşının 33 bin lirayı geçecek olması adaletsizliği daha da arttıracağından asgari ücret görüşmelerinde bunun mutlaka dikkate alınması gerekiyor. Açlık sınırının 14.025, yoksulluk sınırının 45 bin 896 liraya çıktığı bir dönemde asgari ücretin hiç değilse yoksulluk sınırına yarısı kadar olması gerekir.