Ramazan ayının sonlarına doğru yaklaştığımız bugünlerde diploması iptal edilen ve şafak vaktinde gözaltına alınan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun yaşadıkları, ülkemizin hukuk ve adalet noktasında bulunduğu durumu gösteren ibretlik bir vaka oldu, oluyor.
Hukuk çerçevesinde yürümesi gereken uygulamalardaki hukuksuzluğun ısrarla sürdürülmesinin yol açtığı durumlar milletin gerçek sorunlarını da gündemden düşürdü.
Meclis Salı günü rutin çalışmasına 3 gündem dışı konuşma, grup başkanvekillerinin gündeme dair görüşleri ve yaklaşık 30 kişinin yaptığı bir dakikalık konuşmasıyla devam etti. Görüş beyan eden vekillerin vurguladığı temel husus milletin sorunlarına acilen çözüm bulunması...
İsrail'in ateşkesi bozmasına tepki verilmesinden, sağlık, eğitim, ekonomik sıkıntılara kadar vekiller görüşlerini sunarken, tam da Türkiye'nin Suriye ile ilişkileri ile ilgili genel görüşme önergesi görüşüleceği sırada CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır, Meclis Başkanvekilinden söz isteyerek "Cumhurbaşkanlığı seçimi için partimize ön seçime girecek İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun diplomasının iptal edildiğini görüyoruz" sözleri üzerine gündem birden bire değişti.
Tutanaklara da yansıyan bu sözlere AKP sıralarından alkış gelmesi aslında siyasetin geldiği noktayı da özetledi.
Başarır devamında, "İşte, ülkenin geldiği durum budur ve bunu alkışlayacak kadar hukuktan, nezaketten eksik, nezaketten uzak insanlar var. Sayın Başkanım, bu ülkede hukuk kalmamıştır, bu ülkede üzülerek söylüyorum ki hukuk ve sarayın talimatları doğrultusunda darbe yapılmaktadır." sözlerine AKP Ankara Milletvekili Osman Gökçek'in, "Bu işe en çok sen sevindin Ali Mahir!" sözleri bu işin kime yarayacağı sorusunu da akıllara getirdi.
AKP ve CHP sıraları arasında karşılıklı laf atmalar, gürültüler devam ederken, yine Gökçek'in, "Tekrar üniversite sınavına hazırlanması lâzım. Tekrar üniversite sınavına hazırlansın" diye devam etmesine İYİ Parti Grup Başkanvekili Mehmet Satuk Buğra Kavuncu. "Bu diploma iptaline sevinç naraları atmak, hukuku tanımamak bu ülkeyi görmemek demektir. Yazıklar olsun size ya!" sözleri bütün muhalefet partili milletvekilleri tarafından alkışlandı.
Görüşmeler bu hadise üzerinden devam ederken, Tutanaklara göre, "Kürsü önünde toplanan bir grup CHP milletvekilinin "Hak, hukuk, adalet!" şeklinde slogan atması ve sürekli alkışların(!) devam etmesi üzerine oturumu yöneten Sırrı Süreyya Önder, birleşimi kapattı.
CHP'li vekillerin protestoları ertesi gün de devam edince Meclis Genel Kurulu çalışamadı.
İki günlük Meclis çalışmalarından akıllarda kalan ise İmamoğlu'nun diplomasının iptal edilmesinin kimin işine yaradığıydı.
Hani bir söz vardır ya, "Bir olay kimin işine yarıyorsa arkasında o vardır" diye...
Bakalım bu iş kimin işine yarayacak
"KORKAK" TARTIŞMASI