Magazin dünyasında dillendirilen 'enişteci' diye bir sıfat vardır. Ünlü bir isim, yakın arkadaşının eski sevgilisi ya da eski eşiyle bir ilişki yaşamaya başlarsa 'enişteci' damgasını yer. Bazen bu durum, 'ayartma' şeklinde de olur. Yani eski değil de, arkadaşının halen var olan sevgilisini ya da eşini ayartanlara da rastlanır. Bu konuda en bilinen isimler Neşe-Gülden Karaböcek kardeşler ile Nazan Öncel'dir.

Detayları internette bulabilirsiniz. Survivor yarışmasına katılan Kardeniz Kılıç adlı sosyal medya fenomeni, önceki gün İzmir'de şaşaalı bir düğünle Mahir Bektaş ile evlenmiş. Mahir Bektaş, İstanbul'un küçük bir ilçesi olan Bayrampaşa'da teftiş kurulu müdürü. Bildiğiniz kamu görevlisi. Kardeniz Kılıç ile bir ortamda bir araya gelmesi pek mümkün değil. Peki nasıl tanışmışlar Mahir Bektaş, Kardeniz Kılıç'ın amcasının kızının, yani kuzeninin eski eşiymiş. Yani aralarındaki iletişim, o dönemden kaynaklanıyor. Bektaş'ın eski eşinden ne zaman boşandığını açık kaynaklardan bulamadım. Ama görünen o ki; bu boşanmadan sonra Kardeniz Kılıç ile Mahir Bektaş arasındaki iletişim devam etmiş. Sonunda da, paylaşılan görüntülerden epey para harcandığı belli olan düğünle hayatlarını birleştirmişler. Allah mutlu etsin. Başlıktaki soruya gelince, kuzenin eşi elbette eniştedir. Hem de gerçek eniştedir. Kardeniz Kılıç da eski eniştesiyle evlenmiştir. Aile, bu evliliği onaylamadığı için düğüne katılmamış. Ailenin tavrı tabii ki çok normal. Zaten birkaç güne kadar eski eş de çıkar, bu düğün ile ilgili birkaç söz söyler diye düşünüyorum.

HASTA HEDİYESİ KÜLÇE ALTIN

Gelelim bir başka Survivor ünlüsüne. Bu yarışmaya kaç kere katıldığını artık hatırlayamadığım Nagihan Karadere dizindeki rahatsızlık nedeniyle ameliyat olmuş. Hastane odasına da içi altın dolu bir zarf gönderilmiş. Karadere de bu zarfın açılışını sosyal medya hesabından paylaşıp "Böyle görgüsüzlüğü sevmem ama 50 gram, 100 gram, külçeler... Şoklar içerisindeyim, bu kadar sevildiğimi bilmiyordum" demiş. Bunun pek 'sevilmekle' ilgisi yok ama tabii kendisi daha iyi bilir. Bu olay aklıma gazinolar döneminde assolistin kulisine kadife kutular içinde yollanan mücevherleri getirdi. Demek gazinolar olmayınca artık bu tür hediyeler hastane odalarına gönderiliyor. Neyse ameliyatın parası çıktı sanırım. Zaten Karadere de paylaştığı hikayenin üzerine "Bu kadar altınla yeni bir bacak satın alınır" diye yazmış. Gerçekten çok haklı.