Hepimiz sevilmek, değer görmek ve birine bağlanmak isteriz. Ancak bu doğal ihtiyaç bazen sağlıksız bir takıntıya dönüşebilir. İşte buna 'ilişki bağımlılığı' deniyor. Elbette bu bağımlılık da tıpkı diğer bağımlılıklar gibi kişiyi tüketiyor. Dahası, çoğu insan farkında bile olmadan bu döngünün içinde yaşıyor. Peki nedir ilişki bağımlılığı Hangi işaretler bize bu durumu gösterir
1- KİMLİĞİN PARÇASI
Kendini yalnızca bir ilişki üzerinden tanımlıyorsan, ayrılık fikri dünyanı yıkıyorsa, bu durum bağımlılığın en güçlü göstergesidir. Sağlıklı bireyler ilişkileriyle var olmaz. İlişkileri hayatlarının odak noktası değildir. Oysa bağımlı kişiler tek başına bir kimlik geliştiremez. Bu nedenle ilişkileri sürdüğü müddetçe kendilerini 'var' hissederler.
Haberin Devamı2- ÇOCUKLUK TRAVMALARI
Birçok bağımlılık gibi ilişki bağımlılığının kökleri çocuklukta atılır. Sevgi eksikliği, ihmal ya da travmalar, yetişkinlikte ilişkiyi bir ihtiyaç değil 'ilaç' haline getirir. Çocuklukta koşullu sevgiye maruz kalanlar, yetişkin olduğunda ilişkilerinde onay peşinde koşmaya daha yatkın oluyor. "Ne olursa olsun beni sevsin" anlaşışıyla hareket ediyor.
3- ÖZSAYGI EKSİKLİĞİ
Bağımlı kişiler, kendi değerlerini birlikte oldukları insanın ilgisiyle ölçer. İlgi görmediklerinde eksik hisseder, değerlerini kaybettiklerini düşünürler. Oysa gerçek özsaygı, içten gelir; dışarıdan sürekli onay beklemek asla doyurucu değildir. Bu durum, kişinin özgüvenini giderek aşındırır.
4- DOPAMİN TUZAĞI
Beynimiz aşkı bir "kimyasal şölen" gibi algılar. Dopamin, oksitosin ve serotonin kısa süreli bir mutluluk sağlar. Ancak bu yoğunluk bağımlı kişide uyuşturucu etkisi yapar. Kavgabarış döngüsü bile bir çeşit tatmin yaratır. Tıpkı bir kumarbazın kaybettikten sonra tekrar masaya oturması gibi, bağımlı kişi de aynı döngüye geri döner.
5- AYRILIK KORKUSU
İlişki bağımlıları için yalnızlık neredeyse ölüm gibidir. Mutsuz oldukları halde ayrılmaktan korkar, "Onsuz yaşayamam" düşüncesine kapılırlar. Bu nedenle toksik ilişkiler yıllarca sürer. Hatta çoğu kişi, yalnız kalmamak için kötü muameleyi kabullenir. Bunu ilişkinin bir parçası olarak görüp çözüm aramayı reddeder.
Haberin Devamı6- TAKINTILI DAVRANIŞLAR
Telefon kontrolü, sosyal medyayı sürekli takip etme, partnerin her hareketini sorgulama... Bunlar güvensizliğin ötesinde, bağımlılığın dışavurumudur. Sağlıklı ilişkide güven esastır; güvensizlikte ise kişi kendi özgürlüğünü de tüketir. Bu durum yalnızca ilişkiyi değil, kişinin ruhsal sağlığını da yıpratır.
7- AYRIL-BARIŞ DÖNGÜSÜ
Ayrılıp barışmak, sonra yeniden ayrılmak... Bu kısır döngü bağımlılığın en somut halidir. Kişi, ayrılığın acısını yaşar ama tekrar bir araya gelme umudunun sarhoş edici yanına kapılır. Sonuçta ilişki bir savaş alanına döner ve kişi kendini tüketmeye başlar. Ancak bunun farkında bile değildir. O yine tekrar bir araya gelmenin planını yapmaktadır.