Play 'of' olmasın!

Mart ayındaki Play-Off'ta rakibimiz ne Gürcistan ne Bulgaristan olacak.

Montella, milli takımın başındaki 28. maçında yine sistemini sürdü sahaya. 'Kültürel Dokuzumuz' olmadan! Dünya futbolu DOKUZSUZLUĞU denedi, kısmen de denemeye devam ediyor. Montella, bu konuda ısrarlı. Bire birde sorsak, "Bir tane 9 numaranız var mı da, bana bunu soruyorsunuz!" diye çıkışır. Haksız da değildir. İkinci cümlesinde ise "Milli takımın oyuncu yetiştirme yeri değildir" der. Bunda da ağızımızı açamayız. O sebeple, santrforsuz oynamak mecburiyeti hocadan değil, topraklarımızdan, kulüp yönetimlerinden, futbol kültürümüzden kaynaklanıyor.

BAŞLARINI DÖNDÜRDÜK

10 oyuncunun mevkilerinde başladığı, derli toplu oynadığımız mücadelede 11. olarak mevkiinde oynamayan Kerem de elinden geleni yaptı. Çabaladı pozisyona da girdi. Penaltıdan bulduğumuz gole kadar topla oynama oranımız %81 idi. Boğduk, başlarını döndürdük, sarstık ama golü bulamadık. Frikik sonrası gelen penaltı ile öne geçtik. Oğuz dışında tüm çarklar çalışıyordu kalan 27 dakikada. Onun da açığını bindirmeleriyle Zeki kapatıyor, zaten klas olarak çok altımızda olan Bulgarlara hücum bölgesine dahi doğru dürüst geçiş izni vermiyorduk.

Haberin Devamı

İkinci yarı başlangıcında rakibi daha dirençli buldum. Kerem'in yine girdiği ve (eleştirmiyorum) santrfor olmadığı için bitiremediği pozisyonlar tribünleri hareketlendirse de, top çokça bizde kalsa da oyun ne kadar tatmin ediciydi sorgulanmalı. Direkten dönen bir top ve Uğurcan'ın harika kurtarışı 3 puana tutunmamızı sağladı adeta. 2-0'da maç koptu!