Kötü maçın hakkı buydu!

İyi bir futbol izleyemedik, birçok eski derbiyle kıyas bile olmayacak kadar kötüydü.

Yağmurlu bir günün akşamında koca şehri felç eden trafiğin temel sebeplerinden olan derbi, ilk 25 dakika "Bu çileye değer miydi" sorusunu sordurdu. İlk yarıda oyun ve keyif çok sınırlıydı. Fenerbahçe'nin topla daha çok haşır neşir olmasına rağmen artıramadığı tempoyu 25. dakika sonrası Galatasaray yükseltti. Birkaç dakika sonra da golü buldu. Sahaya futbol aydınlanması gelince, ilk yarının ikinci yarısı biraz daha izlenir oldu. 21 taç, 17 faul ile düşen tempo bir türlü istenen yere ulaşamadı. İlk yarıda "rekor kırarak!" rakip ceza sahasında 3 kez topla buluşan sarı kırmızılılarda, girişilen pozisyonlarda Sara, Sane ve Barış'ın çabukluklarının etkisi vardı. İlkay rejisör, Osimhen başrol, Torerira her zamanki gibiydi.

SEViMSiZ DAKiKALAR

İkinci yarı itibariyle beklenen, geride olan ev sahibinin baskıyla başlamasıydı. Fenerbahçe bunu yapamadı. Böylelikle ilk yarıdan kalma alışkanlıklarla Sane, Barış, Sara hücumda etkin oldular; hatta Davinson da bu üçlüye yardım etti. Galatasaray hep oyunun içinde kaldı. Tribünler de ev sahibini itemeyince, ilk 25 dakikaya geri döndük. Sevimsiz dakikalar epeyi sürdü.

Haberin DevamıGözden KaçmasınFenerbahçe-Galatasaray derbisinde çok konuşulan kararlar: İptal edilen gol, penaltı beklentisiHaberi görüntüle