İrade koyacak makam aranıyor

70'lerde bir Gençlik ve Spor Bakanı'mız vardı, bari adını da verelim Yüksel Çakmur, Milli Takım Teknik Direktörü'ne "Ali Kemal Denizci ve Engin Verel'i, sakın Milli Takım'a alma" diye talimat buyurmuştu,Bu bir emir telakki edilerek, her iki futbolcu da kadro dışı kalmıştı. Bir daha da Ay-Yıldızlı formayı giyememiştiHem de Milli Takım'ın en vazgeçilmezleri ikenHalbuki aynı bakan döneminde Milli Takım, önceden belirlenmiş, iki ülke mutabakatıyla karara bağlanmış, FİFA ve UEFA'da programa alınmış bir milli maçta para bulamamış, müsabakanın iptalini istemiştiDevlet memuru atanmış TFF Başkanı ve yine özerk olmayan federasyonun hiç bir güvencesi olmayan, kaderi iki dudak arasındaki Milli Takım Teknik Direktörü de duruma razı bir şekilde maçın iptalini istemiştiMaç İtalya'yla Floransa'da oynanacaktı, tabii sadece Türkiye'nin değil de İtalya'nın da son hazırlık maçı olacaktıToplanıp kampa giren Milli Takım futbolcuları, maça 2 gün kala dağıtıldı, herkes memleketine döndüİtalyanlar davayı çaktı, parasızlıktan gidemediğimizi anladı ve "Tamam, paranızı gönderiyoruz, lütfen gelin ve bu maçı oynayalım, bu saatten sonra hangi takımı ayarlayalım ki" dediler"Kim demiş ki İtalya-Türkiye milli maçı var, yok öyle bir şey" diyen bakan da parayı görünce maça müsaade etmişMilli futbolcular apar topar uçakla, karayoluyla İstanbul'da buluşmuş, İtalya'ya gitmiş ama ancak maç saatine yetişebilmiş Bereket hezimet beklerken çok iyi oynayıp 1-0 yenilmişlerAllah'tan, sonradan görev yapan bakanlarımız, Çakmur gibi davranmadı. Hele de özerklikten sonraDüşünebiliyor musunuz Bakan Kasapoğlu, Kuntz'u arıyor, " filan oyuncuyu bundan sonra Milli Takım'a alma" diyorVeya, Şu futbolcu çok iyidir onu oynat, filanca güreşçiyi, tekvandocuyu, yüzücüyü yarıştırın" talimatı veriyorNe düşünürsünüz, tabii ki hiç de hoş olmazAllah'tan böyle bir şey demiyor. Ya ne yapıyor, gazeteci rolü üstlenip A Milli Takım'ın Patronu Şenol Güneş'le röportaj yapıyorCedi Osman'la basketbol oynamıyor gerçi ama, en azından bisiklet sürüyor Voleybol Milli Takımı'nın İtalyan Hocası Guidetti'yle pizza-makarna yapıyor, her türlü hünerlerini sergiliyorÇok kritik konularda inisiyatif almıyor, temel konularda irade kullanmıyor, pek çok sorun ötelenip gidiyor ama olsun. Asla milli formayı giyecek oyunculara karışmıyor ya yeterSPORU NYÖNETENLERİN GÖREVİ NEÖzerklikten önceki Futbol Federasyonu eski Başkanı anlatmıştı... "Havaalanında saatlerce beklerdik, sporculara bırakın yemek ısmarlamayı, devletin kasasından bir içecek bile ikram edemezdik, ülkemize döner dönmez soruşturma geçirirdik, bize zimmet çıkarılırdı, bugünlere gelmek bir rüya gibi" demişti...Tabii sadece futbol değil, bütün branşlarda durum aynıydı... Ya yargılanmayı göze alır, eş dosttan, hatırlı kişilerden toparladıkları kaynakları vakıflar üzerinden harcama yaparlar veya paralı yönetici ararlardı...Türk Hava Yolları, dünya markası olmadan önce, yurt içindeki uçuş noktası çok azdı, yurt dışında da belli ülkelerin en önemli şehrine haftada 1-2 gün uçabildiği, genelde de bağlantı uçuşlarıyla, başka hava yollarının kullanıldığı yılları unutmayalım...Özel uçaklar yoktu. Spor kafilelerimiz, yabancı ülke havaalanlarında, yorgun argın saatlerce aktarma uçuşları beklerdi... Çok uzun süreli rotarlar da cabası...İşte bu şartlarda, bugünkü gelirleri olmayan, kaynakları bulunmayan, sponsorluğun keşfedilmediği, sporcuların da, neredeyse karın tokluğuna çalıştığı, çok az kazandığı, milli görev yaptığı, çile dolu yıllardı...Oysa spor, çok dinamik bir yapı, anlık refleksler gerektirdiği için kendine özgü kuralları var...Sporun, hızlı ve verimli çalışabilmesi için ihaleler ile mal ve hizmet alımlarının Kamu İhale Kanunu kapsamı dışında olması lazımdı... Politikacıların ve kötü niyetli dış müdahalenin olmaması için de idari açıdan özerklik gerekiyordu...MESUT ÖZİL GİBİ, YUSUF DEMİR DE BİZİMDİRGerçek bir spor elçisi olarak Türkiye'mize büyük faydalar sağladığı halde Alman Milli Takımı'nda oynadığı için Mesut Özil'i itibarsızlaştıracak bir tartışma ortamdan hep rahatsızlık duydukÇok sayıda Türk oyuncunun Alman takımlarında oynamasının yolu, Mesut'la açılmıştır, unutulmamalıŞimdi de Avusturya Milli Takımı'nı seçti diye Yusuf Demir'in, yerli statüsü dahil tartışmaya açılması, çok yersizdir ve yanlıştırNe desek bilemiyoruz, neresinden başlasak, hangi sorunu öne çıkarsak gerçekten kafamız karışıyorBırakın yeni sorunları çözmeyi, çözümlenmiş ne kadar mesela varsa yeniden ısıtılıp ısıtılıp önümüze çıkarılıyor20 yıl öncesinde kalması gereken meseleler, bugün yeniden tartışmaya açılıyor ve çözümsüz bir madde haline geliyorsa, bırakın bir arpa boyu yol almayı, geri gitmişiz demektirAvrupa ülkelerinde yetişen oyuncuların