NATO gelmeden yasağı geldi

İsveç Komünist Partisi geçen hafta bir açıklama yaptı: "Seçim Komisyonu'ndan partimize gönderilen mesajda son 40 yıldır seçimlerde bizi temsil eden tanımın -İsveç Komünist Partisi- artık kullanılamayacağı söylendi. Tüm bu zaman boyunca şartlarda hiçbir değişiklik olmamasına rağmen, Seçim Komisyonu bunun için bir diğer partinin kayıtlı tanımına benzemesini mazeret olarak gösterdi ki, o parti genel seçimlere katılmıyor bile."İtirazların ardından konu şöyle bağlandı: İsveç Komünist Partisi, 11 Eylül 2022'de yapılacak seçime, partinin kısaltması olan SKP adıyla katılabilecek!Peki ne oldu da 40 yıldır İsveç Komünist Partisi adıyla seçimlere katılabilen parti, bu kez SKP olarak seçime katılabilecekİSVEÇ KOMÜNİSTLERİ NATO'YA KARŞIOlan şu: İsveç yönetimi, ABD'nin baskısıyla apar topar NATO'ya katılma başvurusu kararı aldı. Öyle ki kararın bu kadar hızlı ve tartışılmadan alınması, NATO'ya katılma taraftarı kimi politikacılar tarafından bile eleştirildi.Ancak asıl tepki, tabi ki İsveç Komünist Partisi'nden geldi. Komünistler İsveç'in NATO'ya girmesine karşı çıktılar ve bu kararı alan iktidardaki Sosyal Demokrat Parti'ye sert tepki gösterdiler. İsveç'in 200 yıllık tarafsızlığını ortadan kaldıran bu girişimi, ihanet olarak yorumladılar.Haliyle NATO'culuk daha ülkeye girmeye başlamadan, antikomünist uygulamalar bu seçim yasağıyla başlamış oldu. Yani NATO gelmeden yasağı gelmiş oldu İsveç'e...NATO'CULUK DEMOKRASİ DÜŞMANLIĞIDIRBir NATO değeri olarak pazarlanan "liberal demokrasi"nin, bir kez daha büyük palavra olduğu sergilenmiş oldu. Liberalizm, 20. yüzyıldan bu yana "sermayeye" özgürlüktür çünkü... Ve NATO da fiilen emperyalist sermayenin önünü açmanın ve "liberal düzen" inşa etmenin askeri organı olmuştur.NATO'culuk o nedenle halkçılığa, gerçek demokrasiye düşmandır. Bunu ülkelerin durumuna göre bazen antikomünizm ile bazen antimillicilik ile uygular. Örneğin Türkiye'de her ikisini de yapmıştır: Hem antikomünist olmuştur hem de anti-Kemalist.NATO'culuk antikomünizm ve anti-Kemalizm için, siyasal İslamcılığı bile panzehir olarak desteklemiş, Türkiye'nin Cumhuriyet yıkıcılığına teslim edilebilmesine kaldıraç olmuştur.YUNAN KOMÜNİSTLER ABD GARNİZONU OLMAYA KARŞINATO'culuk, esas olarak Amerikancılıktır; bizimki gibi ülkelerde (örneğin Yunanistan'da), "Amerikancı" olma utangaçlığı, NATO'culukla örtülür.İşte Atina yönetiminin son