Seçim sürecini etkileyen faktör: Emekli maaşı

Yakınlaşan seçim takvimi birçok konuda seçmenin beklentisini gün yüzüne çıkarıyor. Pek yakın zaman evvel genel seçimden çıkan Türkiye'de seçmenin o vakit en büyük beklentisi EYT iken, bu seçim döneminde emekli maaşları ilk sırayı alıyor.Bilhassa kök maaşa uygulanamayan ve 10 bin TL en alt maaş olarak belirlenen haliyle emekli maaşları seçmenin beklentisine karşılık vermiyor.Genç emekli sistemdeki sorunu büyütüyor.Türkiye'de emekli sayısının çok yüksek olması ve emeklilik yaşının neredeyse genç yaşlara inmesi, her 1.9 çalışana 1 emekli düşmesine sebep olmuştur. Dünya standartlarında bu oranın 4 çalışana 1 emekli olduğu göz önüne alınırsa durumun vahameti ortadır.Artan sağlık hizmetleri ortalama yaşamı uzattı.Bu veriye ek olarak 2000'li yıllarda ortalama ömür 2000 yılında 66 iken bugün Türkiye'de kadınlarımızda 80,7 yaş ortalaması, erkeklerde 75,3 yaş ortalaması var.Yani emekli sayımıza ek olarak emekliye ödenecek maaş yılı da çok yüksek şekilde arttı.Bunda son yirmi yılda hükümetin sağlık hizmetinde attığı sıra dışı adımların, hizmetlerin olduğunu inkâr edilemez bir gerçekliktir.Kendine iyi bakılan, sağlık hizmeti ve ilaç hizmeti bedavaya getirilen milletin yaşam süresi arttı.Elbette artan bu yaşam süresinin ekonomiye etkisi ise yüksek bir fatura olarak meydana çıktı. Bunu göz ardı edip makro ekonomi de maliye politikası yorumu yapmak büyük bir haksızlık ve eksikliktir.Ancak seçmen yine de alacaklıdır. Ne kadar süre ve ne kadar tutar prim yatırdığına, bunun kaç katı süre emekli maaşı talep ettiğine bakmaz, hesap etmez.Kendince ben vaktinde ne istendiyse yaptım, gerisini anlamam, devletten beklerim demektedir. Alacağım maaşın da yaptığım prim ödememe göre değil şu anki ihtiyacıma göre olmasını isterim der.İşte, seçim sürecinde yaptığımız görüşmelerde önümüze çıkan en büyük kırgınlık bu şekilde talebe evrilerek önümüze