İmamlar, İş Size Kaldı

Âlemlere rahmet Hazreti Muhammed aleyhisselamın doğum haftasında, üç günde, biri büyük şehirde, dördü dört ilçede olmak üzere beş konuşma yaptım. İlçelerde yalnız imamlara konuştum. Hafız olan ve olmayanlara da bir ayet bir hadis ezberleteceğim dedim ve bir okuyuşta ezberleyenlerin parmak kaldırmasını istedim, ikinci okuyuşta ezberleyenlerin parmaklarını da gördüm, "Üçüncü okuyuşta ezberleyemeyenler" deyince parmak kalkmadı. İmam arkadaşlara sahneden sordum, "Kur'an-ı Kerim'in bir sayfasını kaç defa okursanız ezberlersiniz" Cevaplar çeşitli olacağından kendim cevap verdim; "Beş okumada, on okumada, elli okumada ezberleyenler olduğu gibi kafası almayanlar da yüz defa okuyunca ezberler mi" dediğimde, "Ezberler" cevabını kafa sallamalarıyla desteklettikten sonra sordum; "Cuma günü hutbeyi tamamlarken en son okuduğunuz ayet-i kerimeyi kaç tane cemaatiniz sizi dinleyerek ezberledi" pushfn('ads'); 62 yaşında bir Müslüman, elli yılda 50X52 2.600, iki bin altı yüz defa bu ayeti dinlediği halde neden ezberleyemez Kabahat kimde Siz, her okuyuşun önünde dikkat çekseniz ve ezberlemeleri için kelimeleri teker teker okusanız, cemaatin gözlerine baksanız, her okuyuşta buna dikkat etseniz, bir seneye kalmaz manasıyla beraber ezberlerler. Bundan 38 yıl önce bir Cuma günü, Cuma namazına on dakika kala, herkesin bana kulak vermesini sağladım ve arkasından, "Pazartesi günü kaymakam beyden başlayarak bu şehirde dükkânına, bürosuna, muayenehanesine, atölyesine, meyhanesine girmediğim insan kalmayacak ve ben bunu bir senede tamamlayacağım" dedim ve Pazartesi günü saat 10'da kaymakam beyden başladım. Bu ziyaretlerim esnasında bir banka müdürü bana dedi ki, "Bu şehirde elli bin liranın üzerinde parası olan herkesin parası bizde olsun olmasın fark etmez, isim, adres ve telefonunu bilirim ve hepsini en az bir defa ziyaret etmişim" dedi. Ve ben kendimden utandım. Bu ziyaretlerde başarılı olduğumu çevreden gelen iyi haberlerden ve yeni cemaatlerden anladım. Değerli imamlarımız, cemaatinizi çok iyi tanıyınız. pushfn('ads'); Neyi ne kadar bildiğini öğreniniz ve eksiklerini tamamlayınız. Öğle namazı ile ikindi namazı arasını cemaatinizi ziyarete ayırınız. Size dükkân sahipleri hediye verdiklerinde onu alınız, kabul ediniz sonra, "Benim bu malımı fakir birine siz veriniz" diyerek yine dükkân sahibine bırakınız. Sporla, Türk sanat müziğiyle... siz cemaat çekmeye çalışmayınız. Onu kiliseler denedi ve kaybetti. Sporu sizden iyi bilen spor öğretmenleri olduğu gibi, müziği sizden daha iyi öğreten müzik öğretmenleri var. Cemaat sizden Allah'ın kitabını, Resûlü'nün sünnetini, mezhebinin fıkhını öğretmenizi ve örnek olmanızı bekliyor. Ev fiyatları ile araba markalarını cemaat sizden çok iyi biliyor, siz o konularda vakit öldürmeyin. İşinin bozulması veya işinin