Amerika tarihinde yol değişimi

Adam seçmene teşekkür konuşmasında:

"Gencim,

Müslüman'ım,

Bu günden sonra İslamafobi ticareti yapamayacaksınız" dedi.

İsrail lobisini, tır altında kalmış bulaşık bezi gibi ezdi.

Dünyanın gözü önünde Trump'ın tehdidine aldırmadan seçimi kazanınca Trump'a restini çekti.

Cumhuriyetçiler ile Demokratları bir kazanda kaynatsanız dumanları ayrı çıkarken, New York Belediye Başkanlığı'nı bir Müslüman aday olan Zühran Memdani'ye teslim etmemek için birleştiler ama bir tek Müslüman'a yenildiler.

Partinin adı, Sosyal Demokrat veya Demokratik Sosyalizm dense de Türkiye'deki anlaşıldığı gibi değil.

Türkiye'de inkârcı kapitalistlerin yönlendirdiği, gariban Anadolu gençlerinin kan verdiği bir savaşın adı komünizm veya sosyalizm idi.

Beş bin üniversite öğrencisi can verdikten sonra gençler anladılar ve geri çekilip İslam dinine canhıraş halde bağlandılar.

Her biri bir İslami guruba girdi ama o inkârcı kapitalistler şimdilerde münafık kıyafetiyle sömürmeye devam ediyorlar.

Zohran Mamdani/Zühran Memdani (yaş 33) bu 04/11/2025 New York Belediye Başkanlığı'nı yüzde ellinin üzerinde oyla kazandıktan sonra ileride Amerika tarihinde adı devamlı anılacak.

Amerika'da yeni bir tarihin başlangıcının yol ayrımını çizdi.

Yoksa Zuhran, İslam'ı bilen insan.

Rabbimiz:

وَاع'بُدُوا اللَّهَ وَلَا تُش'رِكُوا بِهِ شَي'ئًا وَبِال'وَالِدَي'نِ إِح'سَانًا وَبِذِي ال'قُر'بَى وَال'يَتَامَى وَال'مَسَاكِينِ وَال'جَارِ ذِي ال'قُر'بَى وَال'جَارِ ال'جُنُبِ وَالصَّاحِبِ بِال'جَن'بِ وَاب'نِ السَّبِيلِ وَمَا مَلَكَت' أَي'مَانُكُم' إِنَّ اللَّهَ لَا يُحِبُّ مَن' كَانَ مُخ'تَالًا فَخُورًا

"Allah'a ibadet ediniz, O'na hiçbir şeyi ortak koşmayınız, ana babaya, akrabaya, yetimlere, yoksullara, yakın komşuya, uzak komşuya, yanınızdaki arkadaşa, yolda kalmışa, ellerinizin altında olanlara iyilik yapın. Muhakkak Allah, kibirleneni, böbürleneni sevmez." (Nisa süresi ayet 4/38)

Buyurunca,Sevgili Peygamberimiz de ayeti ashabına tebliğ etmiş ve iyiliğin ve işçilerin ücretinin ölçüsünü koymuş:

Sevgili Peygamberimiz, ölçüyü koymuş:

حَدَّثَنَا آدَمُ ب'نُ أَبِي إِيَاسٍ حَدَّثَنَا شُع'بَةُ حَدَّثَنَا وَاصِلٌ ال'أَح'دَبُ قَالَ سَمِع'تُ ال'مَع'رُورَ ب'نَ سُوي'دٍ قَالَ رَأَي'تُ أَبَا ذَرٍّ ال'غِفَارِيَّ رَضِيَ اللَّهُ عَن'هُ

وَعَلَي'هِ حُلَّةٌ وَعَلَى غُلَامِهِ حُلَّةٌ فَسَأَل'نَاهُ عَن' ذَلِكَ فَقَالَ إِنِّي سَابَب'تُ رَجُلًا فَشَكَانِي إِلَى النَّبِيِّ صَلَّى اللَّهُ عَلَي'هِ وَسَلَّمَ فَقَالَ لِي النَّبِيُّ صَلَّى اللَّهُ عَلَي'هِ وَسَلَّمَ أَعَيَّر'تَهُ بِأُمِّهِ ثُمَّ قَالَ إِنَّ إِخ'وَانَكُم' خَوَلُكُم' جَعَلَهُم' اللَّهُ تَح'تَ أَي'دِيكُم' فَمَن' كَانَ أَخُوهُ تَح'تَ يَدِهِ فَل'يُط'عِم'هُ مِمَّا يَأ'كُلُ وَل'يُل'بِس'هُ مِمَّا يَل'بَسُ وَلَا تُكَلِّفُوهُم' مَا يَغ'لِبُهُم' فَإِن' كَلَّف'تُمُوهُم' مَا يَغ'لِبُهُم' فَأَعِينُوهُم'

"Ma'rur bin Süveyd anlatıyor: Ebu Zerr'inil Ğıfari'yi gördüm, üzerinde çok güzel bir elbise vardı. Aynı elbiseden hizmetindeki adamın üzerinde de vardı. Neden böyle olduğunu sorduğumda Ebu Zerr: Ben birine (Bilal'i Habeşi'ye) hakaret etmiştim. O da beni Allah'ın elçisine şikâyet etti. Allah'ın elçisi bana, "Sen, onu annesi(inin siyah olmasıyla mı) ayıpladın Şunu iyi bilin ki, hizmetinizde olanlar sizin kardeşlerinizdirler.