Zengezur'da kim kazandı kim kaybetti

Üç yıl önce bu köşede Paşinyan'ın Barışı adlı bir yazı kaleme almıştım. O günlerde Karabağ kamburundan kurtulan Ermenistan'ın artık dünya sistemine entegre olacağını ve refahı tercih edeceğini vurgulamıştım.

Uzun bir süredir Bakü ve Erivan Moskova ile sorunlar yaşıyordu. Ukrayna krizi gibi meseleler Rusya'nın Sovyet dönemindeki gibi bölgedeki etkisini gösteriyordu. Rusya'nın bazı hamleleri bölgede Batı'ya göz kırpan başkentlerin sayısını artırdı. Trump, Ukrayna savaşının Putin'de yarattığı yorgunluğu değerlendirerek Zengezur koridoru sorununa dahil oldu.

Başkan Trump Azerbaycan lideri Aliyev ve Ermenistan lideri Paşinyan'la tarihi bir fotoğraf verdi. Koridorun Ermenistan tarafında ABD tarafından kurulacak bir konsorsiyum 99 yıl boyunca güvenliği sağlayacak.

Güney Kafkasya'da Azerbaycan, Gürcistan ve Ermenistan artık Türkiye üzerinden Batı'ya daha rahat erişebilecek. Hazar kaynaklarının Batı'ya erişimi hem demiryolu hem de karayolu ile Karadeniz limanlarına ulaşabilecek. Hopa, Trabzon, Rize limanları önem kazanacak. TransHazar güzergâhı Ukrayna savaşından sonra daha da önem kazanmıştı. Bu yol Çin'in Orta Koridoru aslında.

Şimdi ABD'nin Güney Kafkasya'daki varlığı doğrudan İran'ı tehdit ederken Rusya'nın da canını epeyce sıkacak görünüyor. Moskova'nın dolaylı tepkiler vereceğini şimdiden söyleyebiliriz. İran'ın Ermenistan ile sınırına ise artık ABD girmiş oldu. Esas sıkıntıyı Tahran yaşayacak dersek yanılmayız.

Yıllarca süren Türk düşmanlığından sonra Ermenistan'da Paşinyan'ı koruyacak bir muhafıza ihtiyaç vardı. Farklı darbeler atlatan Paşinyan'ın bir muhafız arayışı da gayet norma. Bölgede İran ve Rusya'nın rahatsızlığı ise ortada. Erivan yönetiminin bu denli büyük bir projeye dahil olması ABD'siz mümkün değildi.