7 Ekim sonrası İsrail ve Filistin için yeni bir dönemi başlattı. İsrail bütün şiddetiyle Gazze'ye bomba yağdırdı. Gazze onbinlerce kayıp verdi ama İsrail 1948'den beri en büyük sarsıntıyı yaşadı.

İsrail artık vatandaşlık verdiği insanlar için güvenli bir ülke olmaktan çıktı.

İsrail'de 6 esirin cesedinin bulunması, ülkede büyük bir öfkeye yol açtı.

Cesetler, Gazze'nin güneyindeki Refah'ta, Hamas tarafından esir alınanların tutulduğu bir tünelde bulundu. Haber kaynakları farklı bilgiler veriyorsa da rehinelerin son 48-72 saat içinde yakın mesafeden vurularak öldürüldüğü belirlendi.

Ölenlerin arasında ABD-İsrail vatandaşı Hersh Goldberg-Polin de yer alıyor.

Bu olay, İsrail'de geniş çaplı protestolara neden oldu. Binlerce kişi sokaklara dökülerek Başbakan Benyamin Netanyahu'yu ateşkese varması ve Hamas'ın elindeki esirleri serbest bırakması için baskı yapmaya çağırdı.

Netanyahu, Hamas'ı suçlayarak örgütün İsrailli esirlerin öldürülmesinden sorumlu olduğunu belirtti. Öte yandan, ülkedeki en büyük işçi sendikası Histadrut, hükümete ekonomik baskı uygulama amacıyla genel grev çağrısında bulundu.

Histadrut sendikası yaklaşık 800 bin üyesiyle ülkedeki iş hayatını durdurabilecek güce sahip. Bugün sabah saatlerinde başlayacak eylem havalimanındaki uçuşları da durduracak güçte.

İsrail ordusu ise Gazze'de tünellerde arama çalışmalarına devam ederken İsrail halkı sokaklarda polisle çatışıyor. Amaçları hayatta kalan yakınlarını kurtarabilmek.

Onların tek ümidi ise Netanyahu'yu ateşkese zorlamak.

Netanyahu'nun iktidarda kalmak için sivilleri öldürmekten çekinmediği bir sürece tanık olduk. Katar-Mısır-ABD üçgeninde görüşmeler devam ederken İsmail Heniyye suikastı ateşkesi imkansız kılan adımlardan biri oldu.