Martı dili ve edebiyatı
Martı alfabesi:
Çığlık bazlıdır. En yaygın sesler: Gaaak!, Kraaak!, Gaaaa! ve Gıııık!
Martı şiiri:
"Denizden esen rüzgar, Simidini sakla dostum, Yoksa ben kaparım!"
Martı atasözleri:
"Uçan martı, simidi kapar." "Deniz sakin olduğunda balıkçıdan bir şeyler düşer." "Yere düşen simidi ilk kapan, en mutlu martıdır."
Martı romanları:
Martı Jonathan Livingston:
Uçmanın felsefesine dalan, toplumdan dışlanan elit bir martının hikayesi.
Simidin Peşinde: Bir martının İstanbul'da kaybolan simidi bulma macerası.
Kanatların Gölgesinde: İki martının dostluk, ihanet ve simit üzerine epik savaşı.
Martı dramaları:
Simidimi Kim Çaldı:
Büyük bir simit kavgasının ardından gelen suçlamalar ve ihanetler.
Kanatların Kırıldığı Gün:
Trafikte yanlışlıkla bir minibüs üstüne konan martının dramı.
Martı tiyatrosu:
Martbeth: Shakespeare'in Macbeth uyarlaması:
"Havada bir çığlık var, acaba simit mi var" Romeo ve Jülimar: İki rakip martı ailesinin yasak aşk yaşayan çocukları.
Martı destanları:
Martıname: 10. Yüzyıl'dan kalma anonim martı destanı:
"Uçtuk, gördük, kaptık."
Martı bilim kurgu:
Simidotron: İnsanlar simitleri robotlara yedirirken martıların başkaldırısını anlatan bir distopya.
Martı mitolojisi:
Büyük Simit Tanrısı Simitus, her gün gökyüzünden simit düşüren tanrı.
Martı masalları:
"Bir varmış bir yokmuş, İstanbul'da bir balıkçı varmış.
Ama çok dikkatsizmiş!"
Martı felsefesi:
"Var olmak, uçmak mıdır
Yoksa uçmak, var olmak mı" "Deniz sonsuzdur ama simitler sınırlıdır."
Martı operası:
Çığlık Senfonisi: Bir martı kolonisinin İstanbul sahillerinde yankılanan epik bestesi.
Martı polisiye hikayeleri:
Simit Cinayeti: Sahilde yere düşen simidi çalan martı bulunamıyor... Katil kim
Martı edebiyatında dram:
Bir Martının Gözyaşları:
Çöpten sadece marul bulan martının iç burkan hikayesi.
Martı Diliyle Çeviri:
"Ben çok açım" Gaaak! Gııık!