Kışın ortaya çıkan karakterler

(Soğukla birlikte sanki yer altından çıkıyorlar) Kış mevsimi sadece hava durumunu değil, insan türlerini de değiştiriyor. Güneş çekilince, insanlar evrimsel olarak birkaç hafta içinde bambaşka canlılara dönüşüyor. İşte kış gelince ortaya çıkan o efsanevi karakterler:
Polar dinozor:
Eylül'de "Bu sene mont giymeyeceğim, bağışıklığımı güçlendireceğim" diyen bu tür, Kasım ortasında battaniye altından sadece burun kısmı görülen bir fosile dönüşür.
Kafasını çıkarır çıkarmaz "Ooff buz gibiymiiiş" diye ses çıkarır ve tekrar örtünün altına gömülür.
Sobanın başında tapınan amca:
Köy efsanelerine göre bu amca sobayı 90 derecede çalıştırır ama yine de "Isıtmıyor ya bu" der. Sobanın kapağını açıp içine bakarken bir tür meditatif transa girer. Elindeki maşayı asanın yerine koy, anında kış şamanına dönüşür.
Çayla hayatta kalanlar tarikatı:
Bu grubun mottosu nettir:
"Üşüyorsan çay, ısınıyorsan yine çay." Evlerinde kan yerine çay dolaşır. Bardak hiç bitmez. Kış bitince kan değerleri "demli" çıkar.
Kombi filozofu:
Kombiyi 23'e mi, 24'e mi ayarlayacağını düşünürken varoluşsal krize girer. "Ama 23'te tam ısınmıyor, 24'te de fatura geliyor... Peki ben kimim" diye düşünür. Her ay doğal gaz faturasını görünce Nietzsche gibi karanlığa gömülür.
Montunu kıyafetin üzerine giymeye üşenen sanatçı ruh:
Evden çıkarken "Zaten arabaya bineceğim" der, ama arabaya varana kadar buz heykeline dönüşür. Isındığında ise "Ama o estetik montumun ruhunu öldürüyor" diye açıklama yapar.
Kardan adamla selfie çeken romantik:
Kışın ilk karında çocuklaşır.
Ama kardan adam yaparken değil, sadece fotoğraf çekerken aktif olur. Story'de "Kış geldi" yazarken burnu donar. Üç gün sonra "Nefret ediyorum bu havadan" tweet'ini atar.
Eldiveninin tekini sonsuza kadar kaybeden birey:
Her yıl aynı trajedi. Sağ el var, sol yok. "Bu sene dikkat edeceğim" der ama kış sonunda evden bir koli kadar tek eldiven çıkar. Bilim insanları bu fenomeni "Tekli eldiven paradoksu" olarak inceliyor.