Bir zamanlar gazete

GAZETENIN katlanma sesi, televizyon açılış müziğinden daha ikonikti.

MÜREKKEP kokusu, kahve kokusuyla karışınca "sabah ritüeli parfümü" olurdu.

BULMACA köşesini çözen, evde "dahi" statüsü kazanırdı.

ÇOCUKLAR gazeteden uçurtma yapar, rüzgâr estikçe "ekonomi sayfası" havalanırdı.

SPOR sayfası, kahvehanede kavgaların yakıtıydı.

ÜÇÜNCÜ sayfa haberleri, bugünün TikTok dramalarıydı.

REKLAM sayfaları, iş ilanlarının daha dürüst haliydi: "Dürüst eleman aranıyor."

TEFRIKA romanlar, haftalık dizi bölümü bekler gibi okunurdu.

KARIKATÜR köşesi, sabah kahkahasının tek kaynağıydı.

GAZETEYLE cam silmek, temizlik markalarının asla yenemediği efsaneydi.

PİKNİKTE yere serilince masa örtüsü olurdu.

YAĞLI simit ve poğaçalar gazeteye sarılınca daha lezzetli gelirdi.

BALIK ekmek gazetesiz servis edilmezdi; gazete sosun yarısıydı.

SOBAYI tutuşturmanın en hızlı yolu yine gazeteydi.

ÇOCUKLARIN çizgi film defteri yoksa, karalama defteri gazete kenarlarıydı.

EVDE sinek öldürmek için en etkili silah, kıvrılmış bir gazeteydi.

ESKİ gazeteler, dükkân vitrinlerinde "toz geçirmez örtü" olurdu.

ANNELER cam saklama kaplarını gazeteye sarıp dolaba dizerdi.

GAZETEYLE ayakkabı içine doldurmak, ıslaklığı kurutmanın mucizesiydi.

ÖĞRENCİLER için resim ödevi yaparken masa altına gazete sermek "resmî prosedürdü".

GAZETELER, taşınma sırasında bardak tabak sarma paketiydi.

KAPININ önünde gazete yığını varsa, komşular "Bunlar kesin tatile gitti" derdi.

GAZETE ilan sayfaları, Tinder'dan önceki "eş bulma" platformuydu.

VE en önemlisi: Gazeteler okunmazsa, soba da yanmaz, cam da silinmez, balık da lezzetli olmazdı.