İç talebe ilişkin öncü göstergeler ilave parasal sıkılaştırmaya işaret ediyor!

Yerel seçimleri tamamladıktan sonra ekonomi yönetiminin ana odağının enflasyonla mücadele olacağını ve önümüzdeki dönemde mutlaka para ve maliye politikası tarafında ilave sıkılaştırma adımları gelebileceğini yazımlarımda defaten belirtmiştim. Elbette bu ilave sıkılaştırmanın içeriği ve dozunun ne olacağına karar verebilmek için de veri akışına ihtiyacımız var. Bugün son açıklanan veriler üzerinden mevcut duruma göz atacağız. Son dönemin önemli konu başlıklarından bir tanesi devam eden sıkılaştırma programına rağmen bir türlü dengelenmeyen iç talep. Elbette tüm enflasyonist süreci iç talebe bağlamak gibi bir kolaycılığa kaçmayacağım. Ama madem bir dezenflasyon politikası izliyoruz o halde iç talebin de belli ölçüde soğuması gerektiğini kabul etmemiz gerekiyor. Ancak son verilere bakarsak iç talebin devam eden sıkılaştırma programı ile uyumlu bir şekilde düşmediğini gözlemliyoruz. TÜİK'in hesapladığı Ticaret Satış Hacim Endeksi'nin Şubat ayı verilerine göre; ticaret satış hacmi yıllık 11,3 ve perakende satış hacmi ise yıllık 25,1 artmış durumda. Ayrıca aylık artışlar da sırasıyla 2,3 ve 3,5. TÜİK, ticaret satış hacim endeksi ve bu endeksin altındaki perakende satış hacim endeksi ile tüketici güvenini ve hanehalkı talebini takip etmeye çalışıyor. Dolayısıyla bu iki verideki artışlar halen tüketici talebinin güçlü bir şekilde seyrettiğine işaret ediyor. Mevcut ekonomik durumu değerlendirmek için takip ettiğimiz bir diğer kısa dönemli gösterge de Ciro Endeksi. Endeksteki son gelişmelere göz attığımızda toplam cironun yıllık 85,1 ve aylık 6,3 arttığını görüyoruz. Diğer yandan kredi kartı harcamalarının da hacimsel olarak artmaya devam ettiğini de göz önünde bulundurursak iç talepte istenilen seviyede bir yavaşlamanın henüz tesis edilmediğini söylemek yanlış olmayacaktır. Bu bakımdan önümüzdeki dönemde Merkez Bankası'nın ifadesi ile "iç talepteki dirençli seyrin" kontrol altına alınabilmesi için ilave para ve maliye politikası adımlarının gündeme gelebileceğini unutmamak gerekiyor. Ayrıca maliye politikası tarafında sadece dezenflasyon için değil aynı zamanda ithalatı kısmak için de yeni düzenlemelerin