Maestro Arda

5 yıllık Ali Koç başkanlığında Fenerbahçe nihayet şanssızlığını kırdı ve şampiyonluk özlemini Ziraat Türkiye Kupası'nı kazanarak giderdi. Batshuayi'nin 1. dakikada attığı gol, Başakşehir'in fişini çekti. Emre Belözoğlu'nun "Ya tutarsa" diye sahaya sürdüğü macera kokan kadro, F.Bahçe önünde sefilleri oynadı. Jesus, futbolcularını kupayı kazanmak adına zihinsel olarak iyi hazırlamıştı. Çok koşan, önde basan, rakibe çalım atacak alan bile bırakmayan, rakip kalede adeta dans eden F.Bahçeli oyuncular, final vuruşlarında isabetli olsalardı farklı kazanırlardı. Özellikle Arda Güler, F.Bahçe'yi maestro gibi yönetti. Hiç rakip markajına girmedi, topu ayağına aldığında çevresini radar gibi inceledi ve boştaki arkadaşlarına akıllı paslar attı. Arda'yı izlerken insan büyük keyif alıyor çünkü top ayağına çok yakışıyor, yumuşak bilekleriyle rakibine kolay çalım atıyor, orta yapmadan önce en büyük özelliği olan kafasını kaldırıyor. Batshuayi attığı iki golün yanı sıra çok çalışkandı. Emre Hoca 2-0'dan