Muhalefet cephesinde savunma sanayiine dönük itibarsızlaştırma çabalarının iki önemli sebebi var. Birincisi, içeriyle ilgili ve siyasi faydaya dönük; diğeri ise dışarıyla bağlantılı, daha mühim ve stratejik bir neden.

Türkiye'nin savunma sanayisinde yakaladığı başarı ve gösterdiği gelişme Batı sistemini rahatsız eden sebeplerin başında geliyor. Batı sistemi tarafından çizilen sınırların ötesine geçilmesi Türk savunma sanayiine dönük saldırıların arkasındaki asıl sebeptir.

İçeride siyasi saiklerle savunma sanayiini hedef alan saldırılar da dışarıdan kopuk değil. CHP merkezli muhalefet anlayışı bağımsız olmaktan oldukça uzak ve Batı sisteminin izdüşümü olarak Türk siyasetinde bir işlev görüyor.

Türk İHA'larının İran'daki arama kurtarma çalışmalarında gösterdiği başarılı rolden en çok bu çevreler rahatsız oldu. İran'ın ihtiyaç duyup istediği Akıncı'yı, nedense muhalefet cephesi ve CHP medyası "gereksiz" buldu. Fatih Altaylı, "her İHA bu işi yapabilirdi" diyerek Akıncı'yı değil, aslında Türkiye'yi küçümsemeye çalıştı.

Bir diğeri "Akıncı'nın kameraları Kanada'dan alınmış ama" derken, bir başkası da "fakat enkazı Akıncı bulamadı ki" sözleriyle Türkiye'nin başarısını küçümsemeye çalıştı.

Görünürde, siyasi hesaplarla iktidarın savunma sanayiinde yakaladığı başarıyı gözden düşürmeye çalışıyorlar gibi fakat bundan biraz daha fazlası var; Türkleri de küçümseyip aşağılıyorlar. Gelişmiş bir teknolojide Türklerin de imzasının olabileceği fikrini kabul edemedikleri için bunun sevincini de yaşayamıyorlar. İktidarı küçümseyen bu aklın asıl sahibi Türkleri küçümseyen Batı aklı ve görüşüdür.