Mazlum Abdi de Esad gibi kaçar...

Esad, sırtını İran ve Rusya'ya dayamıştı. ABD ve İsrail de terör örgütü PYDYPG'ye alan açması karşılığında Esad iktidarına kredi tanımıştı. Derinden gelen dalga, Suriye devrimi Esad rejimini birkaç günde yerle bir etti; Rusya ve İran'ın da Suriye'den kovulmasını sağladı.

Bu coğrafyada sırtını emperyalizme dayayan iktidarların sonu yenilgi ve hüsranla bitiyor, kaçmakla sonuçlanıyor. Rejim koruması altında Suriye'nin kuzeyinde yer kapan, ABD ve İsrail'in destekleriyle palazlanan terör örgütü PYDYPG'nin de onun yöneticisi konumundaki Mazlum Abdi'nin de sonu Esad'dan farklı olmaz.

Esad rejiminin düşmesinin ardından Türk Dışişleri Bakanı Hakan Fidan'a yöneltilen "SDG ile görüşür müsünüz" sorusuna verdiği yanıt çok önemliydi. Fidan, kısaca şunları söyledi: "Suriye'nin kuzeyinde çok meşru Kürt tarafları var bulunan Kürt muhalif güçleri muhalefetin bir parçası olarak uzun zamandır çalışmalarına devam ediyor ancak herhangi PKK uzantısı Suriye'deki görüşmelerde meşru bir taraf olarak değerlendirilemez. Çünkü uluslararası savaşçılar var dolayısıyla Türkiye'den PKK kadroları İran, Irak ve İran'daki PKK kadroları Suriyeli değiller, Suriyeli olmayanlar DSG'yi yönetiyorlar ve herkes bunu biliyor. Kısaca sorunuza cevap verecek olursam, hayır görüşmeyeceğiz. Kendileriyle ilgili değişikliğe gitmedikleri sürece bu mümkün değil."

Fidan'ın ses tonu özellikle çok sertti; Türkiye'nin yaklaşımını da yansıtması bakımından önümüzdeki sürece ilişkin yaklaşımların ipucunu veriyordu.