İran'ı rahatsız mı edeceğiz

TRT Genel Müdürü Zahid Sobacı'nın, Bursa Uludağ Üniversitesi'nin 2024-2025 yılı akademik açılışında "Bu yılın sonunda TRT Farsça kanalını açacağız ve İran'ı rahatsız etmek durumundayız" sözleri tartışma yarattı. Bu sözler, bazı çevrelerde de ciddi bir rahatsızlığa yol açtı. Kamuoyu da İran meselesine çok yakın bir ilgi gösterdiği için, konunun tartışmaya değer olduğunu düşünüyorum.

Sırayla değerlendirmek gerekirse; TRT Farsça kanalının bugüne kadar açılmamış olması bile büyük bir hata. Bu nedenle TRT'nin bu yeni adımı son derece olumlu. Geç kalmış olmasına rağmen yerinde bir çalışma.

Türkiye'yi kendi içiyle meşgul etmek isteyen çevrelere de önemli bir yanıt. Türkiye'nin sesini bölge halklarına ulaştırması hem zorunlu hem büyük bir ihtiyaç.

Gelelim eleştirilere. Zahid Bey'in "İran'ı rahatsız etmek durumundayız" yönündeki ifadesi anlaşılıyor ki bazı çevrelerde ciddi rahatsızlık uyandırmış.

Öncelikle konuşmanın sınırlı bir kısmı sosyal medyada dolaştığı için, bu sözlerin hangi bağlamda edildiği pek anlaşılmıyor.

Fakat anlaşılan kısım üzerinden, yani "İran'ı rahatsız etmek durumundayız" ifadelerini değerlendirecek olursak bile sosyal medyada aleyhte kampanya yapacak düzeyde bir tepki verilmesini gerektirecek bir durum yok. Öncelikle şunun altını çizmek gerekiyor; iki ülke arasındaki ilişkiler Tahran aleyhinde "çıt" çıkarılmayacak kadar iyi sayılmaz. İran'ın bölgede Türkiye karşıtı politika ve yaklaşımları sebebiyle Türk kamuoyu Tahran yönetimine karşı zaten tepkili.