ABD helikopteriyle geldiği Şam'da 8 maddelik bir anlaşmaya imza atan Mazlum Abdi "bağımsız", "özerk" devlet heveslerini şimdilik ötelemek zorunda kaldı.
Türkiye'nin baskısı ve ABD'nin himayesinde gerçekleşen anlaşma, Suriye'nin toparlanmasına ve devletin yeniden inşasına önemli bir imkan tanıyor. Ankara için anlaşmanın değerli kısmı burası.
Suriye'de devam edecek olan istikrarsızlık ve çatışmalar Şam'daki yönetimin oturmasını ve Türkiye'nin Suriye'nin yeniden şekillendirilmesine katkısını sınırlayabilir. Bu anlaşmanın ortaya çıkaracağı yeni koşullarda Ankara, Suriye'de devletin yeniden inşa edilmesine olanak bulacak.
Anlaşmanın ana maddeleri doğusu ve batısıyla, güneyi ve kuzeyiyle Suriye'nin toprak bütünlüğünü garanti altına alıyor. Anlaşmanın hayata geçmesi için bir yıllık bir ortak çalışma öngörülüyor. Kırmadan, dökmeden sağlanan bu birlik şimdilik Şam yönetimi ve Ankara için hayati önemde fırsatlar sunuyor.
SDG'nin varlığının tümden tasfiye edilmesi bu konjonktürde zaten olası görünmüyordu. Devlet içinde eritmek ve dönüştürmek için imkanları zorlamak ve bu arada Şam'daki yönetimin zaman kazanmasını planlamak daha doğru gibi görünüyor.
Türkiye'nin Suriye'de çok güçlü olduğunu ve bu gücünün giderek artacağını belirtebiliriz. Yeni Suriye'yi Türkiye kuruyor; yeni yönetimin uluslararası tanınırlığını sağlamak, İsrail ve İran'a karşı güçlendirmek, savunma ve güvenlik teşkilatlarını şekillendirmek Ankara'nın inisiyatifinde.