Türkofobi İzleme Merkezi'ne tavsiyeler-2

Fransız yazar Jean-Christophe Grange, 2002'de L'empire des Loups (Kurtlar İmparatorluğu) adında bir roman yazdı. Roman, 2005'de aynı adla sinemaya uyarlandı ve bozkurt işâreti, kötülüğün, terörün, insan kaçakçılığının sembolü olarak gösterildi.
Filmin konusu şöyle: Hâfızasını kaybettiği için tedâvi gören Anna Heymes, geçmişinin peşine düşünce Sema Gökalp adında bir Türk olduğunu ve "Bozkurtlar" denilen Türk terör örgütüne mensup olduğunu öğrenir. Polis araştırmaya başlayınca Fransa'dan Kapadokya'ya uzanan bir kovalamaca başlar.

Terör örgütü olarak gösterilen "Bozkurtlar"dan kasıt, ülkücülerdi. Açık olarak ülkücüler denmiyor ama bozkurt işâretinden ve vefat eden liderleri Türkeş'in cenâze töreninden anlaşılıyordu. Filmdeki liderleri İsmâil Kutsi, küçük çocukları dağa kaçırıp terörist yapmak dâhil, her türlü pis işi yapıyordu. Hattâ sübyancı olduğu çağrışımı da vardı.

Ülkemizde çocukları küçük yaşta dağa hangi örgütün kaçırdığı gerçeği ortadayken Grange'nin böyle bir kurgu için PKK'yı değil de ülkücüleri seçmesi, ilginç bir durum.

Ülkücülerin poşulu, şalvarlı teröristler olarak gösterilmesi, hattâ "Zamanın Kumları" filmindeki haşhâşîlere benzetilmesi bir yana, Fransa'ya göçen Türklerin hâli de içler acısı. Türk mahallesi, çok korkunç. Kaçak Türkler, fârelerle içiçe çalışıyorlar. Bütün bu mekânlarda gözümüze Türk bayrağı ve hilâl şeklindeki kolyeler sokuluyor. Yâni Türk bayrağı ve hilâl, kötülüğün sembolleri. Türkiye'deki manzara da -Kapadokya ve Boğaz manzarası hâriç- pek iç açıcı değil. Karaköy'deki meyve hali görüntüleri, Peri Bacaları'ndaki köylülerin ilkel ve çâresiz hâlleri, akılda kalıyor sâdece. Çocukları dağa kaçırıp terörist yapan Kutsi'nin elindeki tesbihi de unutmayalım.
Bu film Kapadokya'da çekilirken bir tepki verilmediği gibi başta Jean Reno olmak üzere başrollerdeki Fransızlar, el üstünde tutuldu. Röportaj yapıldı. Adam, benim ülkemde bana hakâret ederken alkışlandı. Türk jandarma komutanı rolündeki Emre Kınay ve para karşılığında figüranlık yapan 200 kişi, bilmeden bu oyunun bir parçası oldular.

Bu film çekilirken verilmeyen tepki, 2005'de gösterime girdiğinde de verilmedi. Sonrasında unutuldu gitti ama Avrupa ülkeleri unutmadı. Önce Almanya ve Avusturya, Türk milleti için anlamı olan bozkurt motifini, faşizmin sembolü olan Hitler selâmına benzeterek yasakladı. Arkasından Fransa'da yasak getirdi. Geçen sene Merih Demiral'ın bir millî maç esnâsında bozkurt işâreti yapması, ortalığı karıştırdı ve Demiral, cezâ aldı. Çünkü UEFA'ya göre terör örgütü işâreti yapmıştı.