Beşiktaş, Santos'la mukavele imzaladı. Hayırlı olsun... Şunu gördük ki Türk futbolunun son dönemdeki yaşadığı gergin atmosfer, Beşiktaş'ın basın toplantısına da yansıdı.

Başkan Hasan Arat'la empati yapmak lazım. Mali ve idari açıdan zor ve dağınık bir takım devraldı. Bunun yarattığı 'sürekli stres'i yönetmek zor. Üstelik işini kolaylaştıracak sportif başarı da yok. Haliyle medyadan gelen eleştiriler, yaşadığı stresi daha da başa çıkılmaz hale getiriyor.

Basın toplantısı sırasında "Beşiktaş'a destek olun. Beşiktaş'a sahip çıkın. Beşiktaş önemli bir camia" vurgusu yapmasının altında yatan nedenler de bunlar. Ama bu tür ortamlar, içimizde yaşadığımız ve bastırdığımız stresi dışa vurma yerleri değildir. Zira işler daha da zorlaşır. Evet Beşiktaş büyük ve önemli bir camiadır ve bu camiada bir tarafın 'Siyah' dediğine diğer tarafın 'Beyaz' deme ihtimali her zaman vardır.

Beşiktaş'ı yönetmek de 'Siyah-Beyaz'ı sevmektir. 'Bozuk' olduğunu düşündüğü şeylere 'Ayar' verme yeri orası değildir. Sahadaki sonuçlarla bunu yaparsın. Eğer sportif başarı olursa herkes 'ayar' olur ama işler tersine gidince herkesin 'Ayar'ı bozulur. Eminim kendi tecrübeleri de bu söylediklerimi doğrular. "Şu mektepler olmasa maarifi ne güzel idare ederdim" diyen Emrullah Efendi'nin ruhu şad olsun.

Yönetime gelirken 'Şeffaflık'tan bahseden Sayın Başkan'ın şimdi işlerin dışarıdan göründüğü kadar kolay olmadığını fark etmesini de anlıyorum. Ama giden yönetimin enkazından bahsederken 'Şeffaf' olan Başkan'ın, belki kendi dönemi için de başkalarının benzer şeyler söyleyeceğini unutmaması lazım. Kaldı ki oraya davet ettiğin gazeteciler senin misafi rindir ve Beşiktaş Başkanı'na daha olgun davranmak yakışır