Çarşambanın gelişi...
Öncelikle Trabzonspor-U19 takımını kutlayan bir pankartla sahaya çıkan Galatasaray'ı alkışlıyoruz. Sadece Galatasaray değil daha önce Beşiktaş ve Fenerbahçe de kutlamıştı.
Gençlerin futbol adına yaptığı güzel şeylerden kuşkusuz herkes mutlu olmuş ve bu tebriklerin samimiyetinden hiç kuşkum yok. Dilerim bu başarılar sürekli olur, rekabetin güzelliği üst yapılara da taşınır.
Fatih Tekke kupa maçını düşünerek rotasyonlu bir kadroyla başladı. Zubkov, Nwakaeme ve Sikan'ın 11'de olması beklenirdi ama Fatih Hoca belli ki kupa maçını ligden daha çok önemsiyor. Buna karşılık Okan Buruk klasik sistemini ve 11'ini bozmamış.
Herkes onları şampiyon ilan etse de Okan Buruk belli ki temkinli. Bir kazaya kurban gitmek istemiyor. Hatta Galatasaray da önce kaybetmeyelim, puan farkını 6 yapalım, kazanırsak ne ala anlayışıyla mücadele ediyor. Trabzonpor'da Enis sakatlanıp çıkana kadar çok hareketliydi.
Galatasaray savunmasını hayli yıprattı ama yaşadığı şanssızlık ve gözlaşları herkesi üzdü. Kendisine geçmiş olsun dileklerimizi iletiyoruz. Onun çıkması, Sikan'ın girmesiyle Fatih Tekke bir anlamda Beşiktaş'ın, Galatasaray'ı yendiği oyun kurgusuna döndü.
İleride 3 hareketli oyuncuyla hücum kurgulamaya başladı. Bunda da hayli başarılı oldu. Kıl payı ofsayt kararlarıyla Galatasaray geri düşmekten kurtuldu. 60'ıncı dakikaya gelindiğinde Fatih Tekke'den gelen Zubkov hamlesi, gol ihtimalini büyütmek içindi. Ama Zubkov daha oyuna ısınmadan golü bulan Galatasaray oldu.