Beceriksizlik kahraman yaratır

Ordu savaşır, komutan kazanır... Alanya karşısında dün bir kez daha gördük ki Trabzonspor'un en büyük eksiği komutansızlık.

Sahada iyi niyetle koşan, çalışan, debelenen askerler vardı ama onları doğru organize edecek bir "baş" ihtiyacı çok sırıttı. Zubkov'un girmesinden sonra hücumda bu eksiklik biraz olsun giderildi. Onun organize ettiği ataklar etkili oldu ama bu kez de hedefi bulacak nişancı yoktu.

Sikan iyi niyetle koştu, çalıştı, savaştı ama bitirici vuruşlarda ciddi eksiği var. Bu saatten sonra ne kadar gelişir, bilemem. Onuachu'nun yokluğunda Augusto'nun da golcü sorununu çözemeyeceği görüldü.

Onuachu'yu rakip savunmalar tutmaya çalışırken, aradan sıyrılıp yumruğu vuruyordu ama yalnız kalınca kaybolup gitti. Trabzonspor'un yarışmacı bir takım olabilmesi için savunmada Savic ve Batagov'a alternatif olacak en az bir stoper daha alınmalı.

Ve orta sahaya kesinlikle Hamsik veya Bakasetas tarzı bir şefe ve ona yardımcılık edecek bir savaşçıya ihtiyaç var. Dün gördük ki Bouchouari yetenekli ama fi zik gücü ve maç eksiği çok ciddi şekilde sırıtıyor. Zaten ilk yarıda birçok kötünün arasında, o da iyi gözükmedi. Arif Boşluk...

Tabiat boşluk kabul etmez, doldurur. Sen de kusura bakma, böyle oynamaya devam edersen boşluğunu başkası doldurur. Böyle maçlar senin için bulunmaz nimet. Varını yoğunu ortaya koyacaksın, koyuyorsun da ama cesur olmak zorundasın.

Formanın ağırlığı altında ezilmek yerine, o formaya katkı vermek zorundasın. Üç metre yanındakine pas atarken ayağın titriyor. Risk almamak için sürekli geri oynuyorsun. Trabzonspor'un geçmişine bir bakarsan, cesur olmayanların kulübede bile oturamadığını görürsün.