New York belediye başkanlığı yarışının sonuçları Amerika'nın en büyük şehirlerinden birinin yönetiminden öte bir anlam taşıyor. 4 Kasım'da gerçekleşecek seçimde Amerikan siyasetinin yeni nesil liderler üretmekte yaşadığı kriz, Demokrat Parti'nin geleceği, Sanders'ın ilerici kanadının popülaritesi ve Trump'a karşı sol popülizmin ilaç olup olmadığı gibi birçok soruya cevap aranacak. Demokrat Parti'nin adaylığını kazanarak büyük bir başarıya imza atan Zohran Mamdani, İsrail'in Amerikan siyasetinde yaşadığı meşruiyet krizini ve İsrail'e desteğin son derece toksik bir mesele haline gelmesini de ustaca kullanarak New York'un orta ve alt sınıflar için çok pahalı bir şehir hale gelmesini seçim kampanyasının merkezine oturttu. Zenginlerden daha fazla vergi toplayarak ücretsiz eğitim ve toplu taşıma gibi vaatleriyle özellikle gençlerin yoğun desteğini alan Mamdani'nin muhtemel başarısı, Trumpçı popülizminin anti-tezi olarak sol ve ilerici popülizmin de siyasette karşılığı olduğu fikrini güçlendirecek.

Kendini sosyalist demokrat olarak tanımlayan Müslüman aday Zohran Mamdani'nin müesses nizamın adayı görülen New York eski valisi Andrew Cuomo'ya karşı seçimleri kazanma ihtimali oldukça yüksek görünüyor. Anketler Mamdani'nin Cuomo karşısından 10 puan önünde olduğunu gösterirken, Cumhuriyetçi aday Sliwa'nın son haftada yarıştan çekilmesi dengeleri Cuomo lehine değiştirme ihtimali taşıyor. 34 yaşındaki rakibinin tecrübe eksikliğini İslamofobik bazı temalar da kullanarak avantaja çevirmeye çalışan Cuomo, 90 bin gönüllü ordusuyla kampanya yapan Mamdani karşısında şu ana kadar etkili bir strateji bulmakta zorlandı. Demokrat Parti'nin adaylık sürecini kaybedince bağımsız aday olarak yarışa giren Cuomo'nun Trump'la görüştüğü yönündeki haberler de aleyhine yazmış gibi duruyor.

Son haftalarda Eric Adams ve Michael Bloomberg gibi New York'un eski belediye başkanlarının da desteğini alarak arayı kapatmaya başlayan Cuomo, Demokrat Parti içindeki merkez kanadın adayı olarak öne çıkıyor. Buna karşı milenyum kuşağının temsilcisi olarak gençlerin yoğun desteğini alan Mamdani başarılı olursa, Demokrat Parti'de Trump'a karşı çözüm üretemeyen eski elitlerin ve klasik söylemlerin zamanının geçtiğini göstermiş olacak. Trump'ın ikinci defa iktidara gelmesiyle kan kaybeden Demokrat Parti elitleri, Bernie Sanders'ın sol ilerici enerjisine karşı koymakta iyice zorlanır hale geldi. Sanders'la ortak kampanya yaparak bu yeni siyasetin temsilcisi olduğunu gösteren Mamdani'nin başarısı, parti içindeki sol popülist dalganın giderek güçlendiğinin en somut göstergesi.

Kampanya stratejisinin merkezine New York'taki hayat pahalılığı sorununu oturtan Mamdani, ücretsiz otobüs hizmeti, kira artışlarını kontrol ve bedava çocuk bakımı gibi popülist vaatlerle şehri yöneten zengin elitlere bir başkaldırının da sembolü haline geldi. Cuomo'nun temsil ettiği elitlerin gerçekçi olmadığı şeklinde bu vaatleri şehrin zenginlerinden daha fazla vergi toplayarak finanse etme sözü veren Mamdani, kira ve ulaşım masraflarından mustarip genç ve çalışan kesimin desteğine sahip. Uganda asıllı bir babanın çocuğu olarak dünyanın en kozmopolit şehrinde (New York nüfusunun %38'i ABD dışındaki bir ülkede doğmuş) göçmen Amerikalıların da desteğini alıyor. Daha üst sınıfların ve vergilerin artmasından çekinen iş çevrelerinin desteğini almakta zorlanacak olan Mamdani'nin mesajının başarılı olması, Demokratların bundan sonraki seçimlerde büyük şehir merkezlerini kazanmak için daha sol ve ilerici adaylara yönelmesine neden olabilir.

New York şehrinin sekiz buçuk milyonluk nüfusu içerisinde bir milyon civarında Musevi vatandaşın yaşıyor olması, belediye başkanlığı yarışında İsrail tartışmasını çok daha can alıcı hale getirdi. New York'taki Yahudi vatandaşların çoğu liberal Demokrat eğilimli olsa da Netanyahu siyasetine yakın nüfuzlu ve muhafazakâr Yahudilerin de etkili olduğu bir şehir. İki yıldan fazla bir süredir Gazze'deki soykırıma karşı en fazla sesi çıkan ilerici kesimin adayı Mamdani'nin şehre geldiği takdirde Netanyahu'yu tutuklayacağını söylemesi dikkat çekti. Belediye başkanı olarak ilk ziyaretini İsrail'e yapacağını söyleyen diğer adaylar karşısında ilk sorumluluğunun New York sakinlerine hizmet olduğunu söyleyerek onları adeta ofsayta düşüren Mamdani, İsrail'in meşruiyet ve popülarite kaybının farkında olan bir kampanya performansı ortaya koydu. Mamdani, klasik elitlerin İsrail'e destek mesajlarını New York halkının günlük problemlerinden ne kadar kopuk olduklarının örneği olarak göstermeyi başardı.