Mazlum Kobani, Mesut Barzani'den ne istedi

Daha önce burada birkaç kez PKKYPG'nin Suriye'de içine girdiği açmazı anlatmaya çalıştım.

Bana göre YPGPKK açısından Suriye'de önlerinde iki seçenek var: 1. Ahmet Şara'nın onlara söylediği şartları kabul edecekler ve Suriye içinde sadece bir siyasi partiye dönüşecekler; 2. Bu şartları kabul etmeyip çatışmayı seçecekler.

Bu açmazın arka planında PKKYPG'nin Suriye'de elde ettiğini düşündüğü "kazanımlar" yatıyor. O "kazanım"lar sadece Fırat nehrinin Doğusunda kalan ve Suriye'nin üçte birine yakına denk gelen toprakları kontrol etmekten ibaret değil, esas önemlisi bu örgütün yıllardır Kobani başta olmak üzere bütün bu bölgede elde ettiği özerk yönetim. O yönetimi, Amerikan askeri yardımıyla eğitip donattıkları 60 bin kişilik olduğu söylenen askeri güçle ayakta tutuyorlar.

Yeni Suriye yönetimi ise ülkenin geleceğinde federatif bir yönetim olmayacağını söylüyor, Suriye ordusu dışında bir başka askeri güç istemiyor, YPG'ye (ülkedeki diğer silahlı güçlere de söylendiği gibi) bir grup olarak değil ama bağımsız bireyler olarak Suriye ordusuna katılma imkanı da veriliyor. Şart, YPG'nin kendi kendini lağvetmesi.

Oysa PKKYPG açısından bu iki şey, özerk yönetimden vazgeçmek ve dolayısıyla askeri gücü dağıtmak kabul edilebilir bir seçenek değil. O yüzden örgüt bir ayı aşkın zamandır zamana oynuyor, kararını geciktiriyor. Yeni Suriye yönetimi de bu sorunu çözmek için askeri seçeneği en son seçenek olarak tutuyor.

Şimdi PKKYPG'nin bir numaralı yöneticisi, Abdullah Öcalan'ın "manevi oğlu" Mazlum Kobani veya Mazlum Abdi kendince çıkış arayışları içinde Erbil'e, Mesut Barzani ile görüşmeye gitmiş.

Burada bir küçük hatırlatma yapmam gerek: Aslında Kuzey Suriye'de, yani Suriye-Türkiye sınırı boyunca en büyük Kürt yerleşimi Afrin'di.

Bu bölgeler geleneksel olarak Mesut Barzani'nin KDP hareketine yakınlık duyan, PKK'nin Suriye'de kaldığı uzun yıllar boyunca pek de nüfuz edemediği bölgelerdi. Ama 2011'de Suriye iç savaşı başlar başlamaz PKK burada duruma vaziyet etti, başta Barzani'nin partisi olmak üzere bütün Kürt siyasetini bazen insan öldürerek baskı altına aldı ve yegane siyasi partiyi kendi partisi PYD, yegane silahlı gücü de YPG kıldı.

Şimdi o YPG'yi kuran, Kuzey Suriye'de PKK hakimiyetini tesis ederken Barzani'yi kovalayan Mazlum Kobani'nin Erbil'e Barzani'ye gitmesini nasıl yorumlamalı

Bir hatırlatma daha yapayım: Kobani DEAŞ saldırısı altındayken Türkiye, Barzani'nin peşmerge güçlerinin Kobani için savaşmak üzere Türkiye üzerinden Suriye'ye geçmesine de izin vermişti. Yani zor zamanda Barzani Kobani'nin yardımına koşmuştu.

Görüşme sonrası Barzani'nin ofisinden yayınlanan açıklamada şu ilginç cümleler var: "Suriye'deki Kürt taraflarının yeni gelişmelerle ilgili nasıl bir tutum sergilemesi gerektiği ve Kürt tarafları arasında ortak bir duruş sergileyerek nasıl bir tutum belirlenebileceği üzerine görüş alışverişinde bulunuldu. Toplantıda ayrıca, Suriye'deki Kürt taraflarının, herhangi bir dış müdahale olmaksızın ve barışçıl yollarla kaderlerini belirlemeleri gerektiği, haklarını teminat altına almak amacıyla birleştirerek ortak bir duruş sergileyip, yeni Suriye yönetimleriyle anlaşmalar ve mutabakatlar sağlamaları gerektiği vurgulandı."